230 bin kişinin neci olduğunu ysk'ya gönderdik

turuncu gemi
içişleri bakanı süleyman soylu açıklamasıdır. açıklamanın bir yerinde küçükçekmece belediye başkanı için , "bir seçim iptal edilecekse büyükçekmece iptal edilmeliydi. o belediye başkanı orada fuzuli işgalcidir. ama ysk böyle karar verdi" sözleri de yer alıyor.
malumunuz üzere artık bakanların siyasi bir sorumlulukları yok. buna rağmen hala içişleri bakanı devletimizin, cumhurbaşkanı ve adalet bakanından sonra en yetkili 3. kişisidir. bu seçilmemiş güçlü zat, seçilmiş bir belediye başkanı hakkında bu tür sözler ediyor fakat yargı bunun karşısında lal olmuş. işin sadece bu beyanat kısmı bile korkunçtur.

daha sonrasında bakan bey 700 kadar sandık kurulu üyesinin eniştesinden teyzesi oğluna kadar fetö ile iltisaklı olduğunu söylüyor.
ben de bakan beye sormak istiyorum, memlekette eniştesi, teyzesi fetö ile iltisaklandırılmayan insan mı kaldı? peki suçun şahsiliği ilkesi nerede kaldı? 16 nisan referandumundan 24 haziran seçimlerine kadar sandık kurullarında teyzesi, eniştesi fetö ile iltisaklı kimse yok muydu?

kılıçdaroğlu'na da sormak istiyorum. bu garip açıklamalar karşısında neden kıçını yırtmıyorsun? muhalefet buna benzer deli saçması laflar etse, erdoğan çoktan miting meydanlarında bunlarla gereğince dalga geçer doğru bir yönde kamuoyu oluştururdu. senin böyle bir becerin yoksa neden yıllardır orada millete umut tacirliği yapıyorsun?

zamanında kendisini tbmm önünde yakan yoksul işçiye ''git kendini sarayın önünde yak'' demeyi biliyorsun. muhalefet bu kadar itibarsızlaştırılıp, halkın aklıyla bu kadar çok alay edilirken sen hangi klimalı ortamda serinliyorsun?
miyesmikcih
iktidar olma gücünü insanların özel bilgilerini ele geçirip ifşa etmek suçtur.
gün olur iktidar değişir senin de bilgilerin orospu peçetesi gibi ortalığa saçılır, bütün pespayeliğin gözler önüne serilir.
240 bin kişinin ne iş yaptığını artık biliyorum demek ne oluyor. içişleri bakanı olsan dahi özel bilgilere mahkeme kararı olmaksızın ulaşamazsın.
faşizm kol geziyor.