karma

avni
yapılan herhangi bir kötü hareket düzeltilmedikçe birgün mutlaka karşılık bulacaktır ilkesine dayanır. bir anlamda "ne ekersen onu biçersin" atasözümüzün de kaynağıdır. ne ki kökenimiz şamanlık. yüzyıllar boyu şaman tanrılarına ya da tanrısına inanmışız. aslında tüm dinler üç aşağı beş yukarı kötülüklerin karşılıksız kalmayacağından dem vurur. ancak doğu dinleri insanın yeniden bedenlenerek bu kötülüklerden arınabileceğini savunur. ortadoğu kökenli inançlar ise ölümden sonraki ahiret yaşamında bu kötülüklerin cezalandırılacğını öğütler.
bu bağlamda birey karmasını mükemmelleştirerek mokşa mertebesine erişemediği sürece kötülüklerinin karşılığını görmek için yeniden bedenlenecektir.
rene
Karma, evrensel dengeyi temsil ediyor benim için. Geçen gün kardeşim okuduğu kitapla ilgili bir şeyler attı whatsapp dan. Kitaba göre soyunuzda geçmişte birilerine acı çektirmiş, birilerinden halk diliyle ah almış insanların ömründe yaşamadığı buhran otomatikman gelecek nesle aktarılabiliyormuş. Tabi yazar yabancı olduğu için bunu genetik falan gibi farklı konularla açıklıyor, sadece ah olayı da değil, soyunuzun geçmişinde birisi aşk acısı çekmiş mesela ömür boyu, bu tüm hayatını etkisi altına almış ve ona yerleşmişse, bu durum aktarılabiliyormuş ve sende böyle sürekli bir acılanma, sürekli bir mutsuzluk haliyle ömrünü yaşıyormuşsun. Bundan sadece o kişiyi ve olayı öğrenip farkındalık kazanarak kurtuluyormuşsun. bizim memlekette sık yaptıkları küçük çocuklar için tıpkı ona benziyor tıpkı buna benziyor huyları, tavırları, yüzü dedikleri eski akrabalara bakmak lazımmış, Ve çocuğunuza hiç bir şekilde "aa aynı X dedesi, aynı Y amcası" gibi benzetmeler yapmamak lazımmış, bu tarz benzetmeler çocukta geçmişten genetik olarak devraldığı travmayı aktifleştirebiliyormuş.

bunu karmaya niye yazıyorum çünkü bu konu bana tam olarak karma ile ilgili geldi onunla bağdaştırdım. Başka bir örnek vereyim, örneğin ailenin geçmişinde birisi varlıklı bir adam ve sürekli çalışana ızdırap olmuş, insanlar bıkmış usanmış bu adamdan, küfürler edip, beddualar okuyorlar adama diyelim. Örneğin. İşte bu adamın gelecek soyunda birilerinde "default" olarak varlık düşmanlığı geliyormuş mesela. Bu çocuk uzun süre bir işte çalışamıyormuş, çalışırsa mutlaka işverenle papaz oluyormuş, en ufak bir baskı görsün veya başka çalışanın baskıya maruz kaldığını farketsin atlıyormuş ortaya hemen müdafa etmek için. Ve bu çocuğun hiç bir siyasi, örgütlü veya yaşamsal bir nedeni yok bunu yaparken. Yani bu normal bir çocuk olarak orta halli bir ailede büyüyüp, bir meslek sahibi olup çalışma peşinde normalde. ama bir şekilde Geçmiş nesillerde o adamın aldığı negatif yük bu çocuğa aktarılmış ve böyle ortaya çıkmış.

Neyse böyle anlatınca karmaşık oldu. Kitabı okuyun en iyisi.