kadınlık

ihtiras limani
erkeklerin anlamakta zorlandığı bir meseledir bu. muhafazakar toplumların en büyük düşmanlarından, düşmanlıklarından da biridir.

kadını, kadınlığı tanımadığım yaşlarda süslenen, özel ve güzel giyinen, erkeklere angaje kadınlara çok kızar, onları erkeklerin beklentilerinin esiri olmuş sayardım. bana göre asıl saygıyı hak eden dilediğince boxer giyip dolaşan kadındı, özel çamaşırlar giyen değil. makyaj yapmayan, güzellik beklentilerini takmayan kadın daha kadındı. çünkü erkekler kadınları tıpkı cin ali gibi, fabrika çıkışı olarak girintisi çıkıntısı olmayan, ruhsal olarak düz çubuk gibi görürler. kadının kadınlık namına yaptığı her şey yapaydır ve habis amaçlar taşır. oysa kadının fiziksel olarak sahip olduğu girintileri çıkıntıları, ruhunda da var. o ruhunda da kadın. asıl bunu bastırması, ortaya çıkarmak zorunda olması değil yokmuş gibi davranması, kadınlık kimliğine darbe vurmak demek. kadınlar düz çubuk şeklinde cin ali değiller. güzel olmak, ilgi uyandırabilir olmak, kendi karakterinin özgünlüğünde olmak onların yapısında var. bunu her biri kendi arzusuna göre ortaya çıkarıyor. erkekler ve muhafazakar toplumlar bunu anlayamıyor. kadınlardan erkek gibi düşünüp hareket etmelerini bekliyorlar.

ben kadınları anladım mı peki ? klişelerden ne kadar öteye gidebildim bilmiyorum.