kolon

avni
geçen yine bi inşaattayım özlemişim havasını, sohbetini falan. ortaya karışık sordum. "kolon" hangisi diye. "kolon işte ya onu bilmeyecek ne var " dedi küçümser bir havayla mühendisin biri. okumuş adam basit şeyler üzerine iki laf etmeyi sevmiyor diye düşündüm kendimce. genç bir kalfa anlatıverdi uzun uzun. ne işe yaradığını neden kolon dendiğini dikey bağlantılara kolon veya sütun, yatay olanlarına ise kiriş dendiğini, depreme daynıklılıkta en önemli unsurlar olduğundan falan. neyse hoşuma gitti genç kalfa. mühendis ise sözüm ona dinlemiyor. kolonun nereden aklıma takıldığını söyledim sonra. bayağa üzüldü genç kalfa. nereden mi anladım. "yapabileceğim bir şey olursa kan, donör falan çekinme ara. kan grubumuz aynı ab rh pozitif" diye de ekledi.
hasılı kolon deyip geçmeyin mühim. kanseri bile varmış lanet olasıcanın.
(bkz:kolon kanseri)