tekvin

avni
musa'nın beş kitabı'ndan ilki diğer bir deyişle tevrat'ın dolayısıyla her şeyin başlangıcının anlatıldığı savlanan yapıt -ki türkçesi ya da anlamı yaradılış veya yaratılıştır-. kendi içindeki çelişkileri bir yana kendinden önceki mitlerin karışımından oluşan basit bir kopyası olduğu kolaylıkla fark edilir.

çelişkiler için örneğin evreni, dünyayı ve insan dahil diğer her şeyi yaratanın nasıl olup da başlangıçta suya ve karanlığa hükmedemediği kolaylıkla anlaşılır. daha da kötüsü su ve karanlık yaratamadıklarından ikisiyse nasıl olur da her şeyin yaratıcısı olarak adlandırabilir.
ilgili pasajlar:
"Baslangıçta rab tanrı, gökleri ve yerleri yarattı. Ve yer ıssız ve boştu. Ve karanlık ve suyu fark etti. Ve rab tanrının ruhu suların yüzü üzerinde hareket ediyordu. Ve rab tanrı dedi: Işık olsun. Ve ışık oldu. Ve rab tanrı ışığın iyi olduğunu gördü, ışığı karanlıktan ayırdı. Ve tanrı dedi: Sular bir yere biriksin ve kuru toprak görünsün. Ve böyle oldu. Ve rab tanrı bunun iyi olduğunu gördü." (Tevrat, Tekvin, 1. bölüm).

Görüldüğü gibi, tanrı, ışık ve toprak'ı, kendiliğinden meydana çıkan ve hatta tanrıyı biraz da şaşırtmış görünen karanlık ve su'ya karşı birer güç olarak yaratmaktadır ve yarattıktan sonradır ki
böylesinin daha iyi olduğunu kavrayabilmektedir.

dipnot: İnsansal tasarımın en üst aşaması olan tek tanrı varsayımında bile, doğanın kendiliğinden varlığına dokunmaya cesaret edilemediği açıktır..