tükenmiş olduğunu fark etmek

azrailin regl donemi
gün içinde tarafımca yaşanandır.

cidden tükeniyorum be sözlük. yazayım desem sayfalarca yazar, müzik dinlemek istesem korkunç bir iştahla dinlerdim. konuşmaya başlayınca çenem düşer de susturamazlardı. boş da konuşmam ya zaten. laf hep gediğine oturur ben konuşunca. bilinçsizce içgüdüsel olarak. sözde duygularımı mantığımla yöneten insanım ya ben. hani? nerede? olmuyor amk.

ezberlemek istediğim çok şarkı var ama içimden elmiyor. yeni İngilizce kelimeler öğrenmek felan. hayata karşı iştahım kalmamış sanki. şu ortamda bile aynı mevzu geçerli. sırf başlık açmak olsun diye 2 cümlelik bilgiler bile yazamıyorum. kendimi o kadar boş hissediyorum ki.

ulan bendim kendimce tezler üretip üzerine saatlerce konuşan ve sayfalarca yazan. ne oldu la o adama? nereye soktum?

kafası boş bir ben hiç çekilmiyormuş ya en büyük acı da bu şuan. sebebi de belli aslında. yaşadığım tecrübelerin, aşkın, insan ilişkilerinde insanlara karşı duygularımızın değişimine sebep olan olaylarının gelişiminin hatta anne sevgisinin bile matematiğini çıkarmaya çalışmam hatta yazıp çizip çözmem yaşam enerjimi yok etti. yüzde yüz mantık daha doğrusu duyguların bile mantığına vakıf olmak ilk başta bir aydınlanma gibi gözükse de sonrasında ruhun kuruyor, olayların özellikle de duyguların nasıl olduğunu ve olacağını bilmen sonu belli bir filmi izlemekten daha sıkıcı ve daha donuk bir hayat sunuyormuş.

bilmiyorum.. belki bu bir süreçtir. bazan enerjimiz azalır ve şarj moduna geçeriz. belki de eşek kadar olmama rağmen bir ağlasam geçer sanki.

neyse. en azından kaybedecek bir şeyim yok. bir de tat alma duyularım hayatın tadını tekrar hissederse potansiyelim belirginleşir.

off neyse ulan. sonuçta yaşamak güzel şey.
atlantis
yapacak bir şey olmamasından yakınmaktır. ya da yapacak bir şeyler olduğunun farkında olamama durumudur. belli ki görünürde çözülecek sorun kalmamıştır. elbette bunun da bir çözümü var. okumak. okuyarak, yazarla gıyabında kavga etmek. alternatif çözümler için düşünmek. hatta kavgayı gıyabi durumdan reel duruma da taşıyabiliriz. malum internet herkese erişimi günümüzde mümkün kılıyor. karşı taraf cevap verir vermez o ayrı. ama siz fikrinizi saygı ve nezaket çerçevesinde dile getirmiş olursunuz.

her zihnin farklı bir düşünce metodu bulunur. farklı şeyler düşünür. yeter ki zihin düşünmeye alışık durumda olsun. burada önemli olan zihnin düşünme ve fikir üretme kapasitesinin olabildiğince en üst seviyede tutulmaya çalışılmasıdır. bunun da tek çözümü ne olursa olsun okumaktır.

edit : imla.
indim derelerine
Şu aralar içinde olduğum durum. Tahmin ediyorum ki bir profosyonel yardım alıp antidepresan desteği gerekecek.
Gel gelelim hayat bir sınav , Allah'da böyle deniyor demek ki.