zengin sözlük yazarlarının eften püften başarıları

sos
youtube'da attığım her 5 yorumdan 3'ü en beğenilen yorumlar arasına giriyor. hal böyle olunca yorumumun altına bazen tepkiler gelebiliyor. ulan ne çok uzman var şu memlekette... ben videoya yorum atıyorum yani muhatabım videoyu yükleyen veya videodaki şahıslar iken sanki yorum bölümü tapulu mallarıymış gibi izleyenlerden de kimi ayar veriyor (güya) kimi çok bilmişlik taslıyor... bi bitmediler gittiler.
rebirth
Rahme girebilen ilk kromozom sahsima aittir.
T: sozluk yazarlarinin basarmis olduklari eylemlerden biridir.
Not: basarmamis olmayi dilerdim.
sos
sözlük yazarlarının "bu da benim başarım" diyebileceği lüzumlu, lüzumsuz başarılardır.

youtube'a yüklediğim video an itibariyle 60 dakikalık süre zarfında 47.000 kez tıklandı. buna bağlı olarak dakikada aldığım en fazla tık sayısı da 850 oldu. kendi rekorum.

çok zamanlarını çalıyorum insanların...
indim derelerine
İlkokuldayken resim yarışmasında birinci olmuştum ama ödül filan da gelmedi.
Ama yaptığım resim o kadar kötüydü ki bunu birinci yapan komisyon herhalde " Allah ne yeteneksizler yaratıyor " diye düşünüp hallerine şükür etmek için birinci seçtiler.
Beden dersinde atamadığım taklaya rağmen sınıfı geçmem ayrı bir dramdır , ona hiç girmiyorum.
pestenkerani
Geçen gün bir papatya'ya "siz" diye hitap ettim. Bahçıvan değilim, zaten papatya bahçıvan istemez, su istemez, bakım istemez. İşte böylesi bir çiçeğe "siz" denilmeli. Kıra gittiğim zaman, bir kır çiçeğine de "siz" diyecek, hak ettiği inceliği teslim edeceğim. Ve pek tabii tül ve perde takabiliyorum. Yarışmacı arkadaşlara başarılar dilerim.
cayisallama
bu gün istanbuldan ankaraya otobüsle 10 saate yakın bir sürede geldim. trafik, otobanda tıkanıklık, saçma sapan yol yapım çalışmaları falan.

ankarayı bilen bilir. saat 23,55 ten sonra aşti (ankara şehirler arası otogarı)den bir yere toplu taşıma bulmak imkansız. yok yani bildiğin. eve gideceksen taksiye binmek mecburiyetindesin. gerçi yürüyerekte gidebilirsin oda sana kalmış artık.

bunların dışında ankarada ki bi kaç bölgeye servis var, şehir içi servis diye geçiyor. bir saatte bir kalkıyor ve sadece merkez yerlere. örneğin istanbul abrupa yakası için düşünürseniz beşiktaş, aksaray, sefaköy buralara var. ben arnavutköye gidecem deseniz, sarıyere gidecem deseniz yok öyle bir dünya. taksi mecburi.

neyse servis geldi. bi ton insan koşuşturarak bindi. en sonu bekledim. millet bindikten sonra bende bindim. içeriye bağırdım

arkadaşlar cebeci tarafına gidecek varsa taksi yi bölüşelim. deyip indim aşağıya.
bi kaç kişi indi. sadece dört kişi bindik. içlerine evi en uzak olan bendim. parayı ben toplayayım dedim. kişi başı on tl alım. ben eve geldiğimde taksimetrede 34 tl yazıyordu. yani o kadar yolu 4 tl ye geldim.
taksiciye sordum araç senin mi şoför müsün diye. şoförüm dedi.
adam nasiplensin diye 40 tl verdim. gitti.