Adama resmen , senin konuşmandan daha önemli bir gündem söz konusu otur bekle istemiyorsan git demişler. Ayıp lan. bari süremizin sonuna geldik yayını bitirmek zorundayız de. Birde utanmadan konuşmayı adama dinletmişler. Bence bu kanalın tuncay özkan'la bir sorunu olmalı. Ben olsam zoruma giderdi. saygı sevgi falan dinlemem yayını terk ederdim. Türkiye'de habercilik Reyting ve paradan ibaret. reyting nerede biz oradayız.
1967 doğumlu halterci, Cep Herkülü, yerli hulk vefat etti.
1983-2000 yılları arasında daha aktif bir spor yaşantısı olan ve Olimpiyat şampiyonu eski milli halterci süleymanoğlu, Siroza bağlı karaciğer yetmezliği sebebince tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. sevenlerinin ve tüm spor camiasının başı sağolsun...
Recep tayyip erdoğan'ın 10 kasım konuşmasındaki Mustafa Kemal Atatürk çıkışı ile yeni bir boyut kazanacağının sinyallerini vermiştir. Çoğu kişi bunu seçim yatırımı olarak görse de bu seçim yatırımı değil, kutuplaşmaya son vermek için atılan bir adım, başkanlık sisteminde halkın tamamını kucaklama politikasının bir başlangıcıdır. İlerleyen günlerde daha farklı şeylerde görebiliriz. Bunu seçim yatırımı olarak görenler uyumaya devam edebilirler.
Et piyasasına etki edecek durum. GIDA Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na bağlı Et ve Süt Kurumu Genel Müdürlüğü belirlenen marketlere ucuz fiyatlardan et satışı yapacak. 8 adet firma ucuz et satışı için müracaatta bulunmuş ancak a101 ve bim firmalarının bakanlık tarafından belirlenen kriterlere uygun olduğu tespit edilmiştir. Et ve Süt Kurumu'ndan alınan etler kıyma ve kuşbaşı halinde yarımşar kiloluk map ambalaj şeklinde, kıymayı 29 tl, kuşbaşı eti ise 31 tl den taze olarak satışa sunacaklardır. Bu ürünlerin şoklanmış ve don olarak satışı yasaktır. Marketler belirlenen fiyatlar ve ürünlerin dışında et ve kıyma satışı yapamayacaklardır. Vatana millete hayırlı olsun.
Not: Marketlere et tedariğini GIDA Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na bağlı Et ve Süt Kurumu yapacaktır. Etin nereden geldiği bellidir. Tabi ki! isteyen mahalle kasabından dana kıymanın kilosunu 46 tl vererek alabilir.
32 yaşındaki öğretmen Necmettin Yılmaz şehit olacağını birçok kez babasına söylemiş. PKK'nın şehit ettiği öğretmen bu yaz nişanlanacaktı.
Şanlıurfa'dan memleketi Gümüşhane'ye dönerken Tunceli-Pülümür karayolunda 16 Haziran tarihinde bölücü terör örgütü mensupları tarafından yolu kesilip aracı yakılan öğretmen Necmettin Yılmaz'ın (23) doğduğu topraklarda hüzün hakim.
Gümüşhane'nin Torul ilçesine bağlı Demirkapı köyünde doğup büyüyen, ilkokulu da burada okuyan öğretmen Yılmaz, geçtiğimiz Ekim ayında atandığı Şanlıurfa'nın Siverek ilçesine bağlı Çifçibaşı köyünde sınıf öğretmeni olarak görev yapıyordu.
Okulların kapanmasının ardından ata toprağına kavuşmak için aracıyla yola çıkan Yılmaz'ın önü Tunceli-Pülümür karayolunda kesilmiş, aracı yakılmış ve o günden beri kayıptı. Geçtiğimiz günlerde Pülümür deresinde bulunan erkek cesedinin ardından aile bireylerinden alınan kan örnekleriyle DNA uyuşması yaşanınca umutlar tükenmiş ve öğretmen Yılmaz'ın şehit edildiği anlaşılmıştı.
'Vatan görevi nedeye gitsek yapacağız'
Ortaokul ve liseyi Gümüşhane'de okuduktan sonra Artvin Çoruh Üniversitesi Eğitim Fakültesinden mezun olan ve bir yıl sonra görevine atanan Yılmaz, buraya giderken çevresindekilerin tüm ısrarlarına rağmen “Vatan görevi, nereye gitsek yapacağız” diyerek Siverek'e gitti.
İnşaatlarda çalışarak çocuklarını büyüttü
Dört çocuğuna inşaatlarda çalışarak bakan ve onları okutan baba Hamit Yılmaz, il merkezine 46, Torul ilçe merkezine 25 kilometre uzaklıkta bulunan Demirkapı köyü Merkez Mahallesindeki evinde taziyeleri kabul ediyor. Etrafı Türk bayraklarıyla donatılan evin önünde 112 Acil Servis görevlileri hazır bekletilirken, köyden ağıt sesleri yükseliyor.
15 Ekim'de göreve başlamıştı
Oğlu sınıf öğretmen Necmettin Yılmaz'ın mezun olduktan bir yıl sonra 15 Ekim'de Şanlıurfa'nın Siverek ilçesi Çiftçibaşı köyüne atandığını kaydeden baba Yılmaz, “Allah'a teslim ettik, o da bize böyle nasip etti. Rabbim böyle diledi. Yapacak bir şey yok. İlk görev yeriydi” dedi.
'Sık sık şehit olacağım derdi'
Öğretmen Yılmaz'ın sık sık “şehit olacağım” ifadelerini kullandığını ifade eden Yılmaz, “İnançlı birisiydi. Şehit olacağını en az 3 kez bana söyledi. Baba ben şehit olacağım derdi devamlı. Ben öyle bir çocuk yetiştirdiğim için çok gururluyum, Allah'a hamd ediyorum. Vatanımıza bağışladım, vatanım sağolsun, devletimiz var olsun. Benim de bayrağımızda bir damla kanım oldu. Allah böyle diledi, böyle de oldu” diye konuştu.
'Çocuğumu görür görmez tanıdım'
Geçtiğimiz günlerce Pülümür çayında bulunan erkek cesedini teşhis için gittiğinde çocuğunu görür görmez tanıdığını anlatan baba Yılmaz, “Otopsi sürecinde çocuğumu görür görmez tanıdım. Dişinde de beyazlık vardı. Onu da gördük. Ben kendimden emindim. Savcı bey DNA sonuçlarını beklememiz istedi. Bizde döndük geldik. Bizler ümitliydik, belirli girişimlerde bulunduk. 27 gündür İstanbul, Ankara, Tunceli hatta Erzincan'dan girişimlerde bulunduk” ifadelerini kullandı.
'Bu yaz nişan yapacaktık'
Öğretmen Yılmaz'ın Adıyaman'da sevdiği ve görüştüğü bir kız arkadaşı olduğunu, bu yaz tatilinde gidip nişan yapacaklarını ifade eden Yılmaz, “Nasip değilmiş” diyerek şunları söyledi: “Ben çocuğumu inançlı bir çocuk olarak yetiştirdim. Rabbime şükrolsun ki o inancını sağlam bir şekilde teslim etti. Duası da kabul edildi.”
Olaydan bir kaç saat önce telefonda görüştük
Öğretmen Yılmaz'ın annesini 27 gündür oyaladığını sürekli “gelecek” diye teselli ettiğini kaydeden Yılmaz, Necmettin öğretmenin olaydan birkaç saat önce kendisi, ağabeyi ve yengesiyle konuştuğunu da sözlerine ekledi. gazete vatan dan alıntıdır.
inanılmaz mantıklı bir durum, 'açken sen, sen değilsin' mantığı da bu konuyu destekler. lakin bu ramazan oruç mevzularında mühim olan oruç olduğunuzu bile karşı tarafa hissettirmeden tutmak ve ibadeti yerine getirmektir.
sağa sola pıçak sallayacaksan, aile ve çevrendeki fertlerin huzurunu bozacak tutum ve davranışlar gözlemliyorsanız tutmayın efendim, salıverin gitsin.
Orucun psikolojik etkileri bir gerçek ve 'açken sen, sen değilsin' diye de boşuna demiyoruz lâkin zaten var olan bir süreç varsa ve malum aya denk geldiyse bunun daha fazla uzatılması daha olumsuz sonuçlara yol açabilir. Açıkcası eğer düz bir yargı süreci yaşatırlarsa sıkıntılı bir karar olmuş gibi geliyor ama eğer karar verirken 'bu boşanma süreci çoktan sizin için başlamış ve bu aya denk gelmiş olması şaşırtıcı olmadığından davacıların kararını boşanma yönünde veriyoruz' diye bi söylemleri olacaksa daha uygun olur sanırım. Gerçekten ilginç bir habermiş.
Filistinli bir yargıç Ramazan boyunca boşanmayı yasaklamış. Gerekçesi ise insanın açken fevri karar alabilmesi...
"Filistin'de bir yargıç, Ramazan ayında insanların açlık ve sigarasızlık nedeniyle acele karar verebileceklerini söyleyerek, boşanmayı yasakladı. Filistin İslami mahkemelerinin başındaki yargıç Mahmud El-Habbash, insanların gün boyunca yemek ve sigaradan kendilerini mahrum etmelerinin sonucunda ilişkilerinde 'sorunlar yarattıklarını' söyledi. Fransız haber ajansı AFP'nin haberine göre, oruç nedeniyle çiftlerin 'fevri ve üzerinde düşünülmemiş kararlar' alabilecekleri düşünülerek, sadece Ramazan ayının bitişinden sonra yapılan boşanma başvuruları değerlendirilecek."
27 Mayıs 2017 10:14 Son dakika! Ankara'da otobüs faciası: Çok sayıda ölü ve yaralı var!
Kastamonu'dan Ankara'ya giden yolcu otobüsünün Kalecik ilçesinde devrilmesi sonucu 8 kişi hayatını kaybetti, 11'i ağır 32 kişi yaralandı.
Alınan bilgiye göre, Kastamonu'dan gece 00.30'da Ankara'ya hareket eden Sedat Gürer yönetimindeki 06 FR 0311 plakalı yolcu otobüsü, sabah saat 06.00 sularında Kalecik ilçesi sınırlarında, Çankırı-Çandır yol ayrımında kontrolden çıkarak şarampole yuvarlandı.
Kazada 8 kişi hayatını kaybederken 11'i ağır 32 kişi yaralandı. Yaralılar, ambulanslarla Kırıkkale ve Ankara'daki hastanelere sevk edildi.
KİMLİKLERİ BELLİ OLDU
İlk belirlemelere göre kazada hayatını kaybeden 4 kişinin İlknur Bideci (26), İlhan Özdemir (42), Ali Yıldız (19) ve Gamze Duru (25) olduğu, ölen diğer yolcuların kimlik tespitine çalışıldığı bildirildi.
ABD öncülüğünde uluslararası koalisyonun, Suriye'nin Mayadeen şehrinde aralarında 42 çocuğun olduğu 100'den fazla sivili yanlışlıkla öldürdüğü açıklandı.
bu da şimdi moda oldu, rusya vuruyor yanlışlıkla oldu, abd vuruyor yanlışlıkla oldu, ölen öldüğüyle kalıyor nasılsa, sahipsiz toprakların insanları da sahipsiz oluyor.
Karar: "Nöbetçi hakimlik, şüphelilerden Olgun'un "Terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek" suçundan, Ulu'nun ise "Terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek" ve Cumhurbaşkanına suikast ve fiili saldırıya yardım etmek suçlarından" tutuklanmasına karar verdi."
Sözcü Gazetesi'ne yönelik soruşturma kapsamında mahkemeye çıkarılan 3 kişiden, Sözcü Gazetesi'nin internet sitesi sorumlu müdürü Mediha Olgun ve İzmir Muhabiri Gökmen Ulu tutuklandı. Mali İşler Müdürü Yonca Yücekaleli serbest bırakıldı.