Yakalanıldığında insanı zor duruma sokan eylem.
kendi kendine konuşmak
bazen laf lafı öyle bir açar ki başladığınız konuyu unutursunuz bile.
geçen yine konuşuyorum öylesine.
kimini affettim, kimi üzüntülerimin yersiz olduğuna kanaat getirdim, bazı şeyleri boş vermek gerektiğinin elzem olduğunu söyledim içimdekine. sıra affedemediklerime geldi en sonunda. insan bencilliğinden kaçamıyor sonucuna varmama ramak kalmışken; bilmediğim bir kelimeye takıldım. kendimizle konuşurken aslında kelimelere verdiğimiz anlamların daha da netleştiğini fark ettim. insan kendinin kurdu ve sanırım kendimizden başka bizi yeterince anlayabilecek yek diğeri yok. derken bakmak zorunda olduğumu düşündüğüm telefon çaldı. kendimle olan sohbetim bitmiş oldu
geçen yine konuşuyorum öylesine.
kimini affettim, kimi üzüntülerimin yersiz olduğuna kanaat getirdim, bazı şeyleri boş vermek gerektiğinin elzem olduğunu söyledim içimdekine. sıra affedemediklerime geldi en sonunda. insan bencilliğinden kaçamıyor sonucuna varmama ramak kalmışken; bilmediğim bir kelimeye takıldım. kendimizle konuşurken aslında kelimelere verdiğimiz anlamların daha da netleştiğini fark ettim. insan kendinin kurdu ve sanırım kendimizden başka bizi yeterince anlayabilecek yek diğeri yok. derken bakmak zorunda olduğumu düşündüğüm telefon çaldı. kendimle olan sohbetim bitmiş oldu
yolda yürürken yapıyorum bazen, bir lafa gülümseyip elimle gülümsememi kapatmaya çalışıyorum ''deli sanacaklar'' diye düşünüp, sonra bir de bunu düşünüp gülüyorum.
Sürekli yaptığım şey. Konuşuyorum, gülüyorum, sıkılıp yerimden kalkıp yürüyerek konuşuyorum.
Belirli bir yere kadar zararsızdır. O sınır da kafanızın içinde ses duyana kadar.
Belirli bir yere kadar zararsızdır. O sınır da kafanızın içinde ses duyana kadar.
Tartışmaya girilmediği sürece çok keyiflidir. Tartışmak da keyifli aslında da tek sıkıntı sonunda kime inanacak olduğunuz.
- Tabii ki bana inanacaksın!
+ yok yea!
- Tabii ki bana inanacaksın!
+ yok yea!