confessions

cisi gelen sanat tarihcisi

1. nesil Jurnalci - Buraları sevdi

  1. toplam entry 278
  2. takipçi 17
  3. puan 9946

louvre'da koşmak

cisi gelen sanat tarihcisi
bande a part filminin bir sahnesi bu. açıkçası beni en etkileyen film sahnesi diyebilirim, filmde, kahramanlarımız, koskoca louvre müzesini 9 dakika gibi kısacık bir sürede koşuyorlar.

jacques-Louis David dayımızın, horas kardeşlerin yemini tablosu önünden geçme kısmı yüzünden, bu tabloya olan aşkımı uçuk miktarda arttıran nadir şeylerden birisidir aynı zamanda.

unutmadan, dreamers isimli 2006 yapımlı filmde, bu sahnenin aynısı vardır. eva green ablamız öyle güzel koşar ki, anna karina'nın yokluğunu unutturur...


zenginsozluk.com/foto
zenginsozluk.com/foto
zenginsozluk.com/foto

night on earth

cisi gelen sanat tarihcisi
ne zaman kendimi kötü hissetsem ilk sığınağım olan jim jarmusch filmi.
winona ryder, Roberto Benigni gibi yıldızları kadrosunda bulunduran filmimizin konusu ise, 5 farklı şehirde *los angeles, new york,paris, roma, helsinki*, 5 farklı taksicinin başından geçenler.

ayrıca unutmadan söylemekte fayda var, tom waits ağabeyimiz de
filmin soundtrackleriyle bize eşlik ediyor!

musalar

cisi gelen sanat tarihcisi
kalliope: güzel ses. epik şiirle bağlantılıdır.
kleio: şöhret. tarih ile bağlantılıdır.
erato: şirin. lirik şiir ile bağlantılıdır.
euterpe: neşe. müzikle bağlantılıdır.
melpomene: şarkı söyleme. tragedyayla bağlantılıdır.
polihymnia: birçok şarkı. mim ve kutsal şarkı sözleri.
terpsikhore: neşeli dans. dansla bağlantılıdır.
thalia iyi neşe/bol. komedya ile bağlantılıdır.
urania: semavi. atronomi ile bağlantılıdır

aziz nikolas

cisi gelen sanat tarihcisi
bu ağabeyimizin hakkında bilinen tek şey, dördüncü yüzyılda küçük asya'da demre piskoposu olmasıydı.
onun hakkında çeşitli efsaneler vardır, bunların arasında bakire kızlarına drahoma veremediği için onları fahişe yapmayı düşünen asil ama fakir bir adamın öyküsü bulunur. nikolas, kızlar uyurken, evin penceresinden içeriye üç altın kese fırlattı ve kendini gizleyerek çekildi.
böylece kızlar, kaderlerinden kurtulacaklardı...


başka bir efsane ise, şiddetli bir fırtınaya yakalanan ve nikolas'a yakaran denizcilerden söz eder. aziz de fırtına dinene kadar halatlarla onlara yardım etti.

kendisi, denizcilerin ve çocukların koruyucusudur ve noel baba'nın kaynağıdır. bu tanımlama, genelde gece vakti onlara heiye vermesinden kaynaklanır.

olymposlular

cisi gelen sanat tarihcisi
zeus -roma mitolojisinde jüpiter-: en yüce tanrı, göklerin yöneticisi.
hera -roma mitolojisinde juno- cennetin kraliçesi; evlilik.
poseido -roma mitolojisinde neptün-; denizlerin yöneticisi
hades - roma mitolojisinde plutos-; yeraltının yöneticisi.
aphrodite - roma mitolojisinde venüs-; aşk ve güzellik
hefaestus -roma'da vulcanus-; demir dövme ve ateş.
ares -roma'da mars-; savaş tanrısı.
athena -roma'da minevra-; akıl, bilgelik.
apollon; ışık, sanat, şifa.
artemis -roma'da diana-; av, bekaret, mehtap.
demeter -roma'da ceres-; tarım
hermes -roma'da merkür-; iletişim ve aynı zamanda hırsızlık.
hestia -roma'da vesta-; ev ve ocak
dionysos -roma'da bacchus-; şarap ve zevk

christ is the house of his parents

cisi gelen sanat tarihcisi
millais'in kanvası 1850'de londra'da sergilendiği zaman yoğun bir düşmanlık uyandırdı ve bugünün en büyük gazetelerinden biri olan the times'ta isyan ettirici olarak ilan edildi.

raffaello öncesi kardeşlik'in lider üysei olarak kutal aileyi yusuf'un marangoz dükkanında çalışan fakir ingiliz işçileri olarak çizildiği zaman, itine isteyen realizmin, raffaello öncesi doktrinlerini örnek alıyordu millais abimiz.
ama zayıf, üzgün bakire, bu rolü canlandıran genç ve çekici sarışınlara alışmış gözleri üzmüştü. *yazık*

çocuk isa'nın eline bir çivi batmış ve kuzeni yahya *daha sonradan vaftizci yahya bu ağabeyimiz yara için su getirmektedir.
isa'nın ayaklarına damlayan kan, tıpkı arkada duvara dayanmış merdiven gibi çarmıha gerilme'nin habercisidir.

the adoration of the lamb

cisi gelen sanat tarihcisi
ghent'teki azziz bavo katedrali için yapılan büyük ıunak parçasının hubert van eyck yarafından başlatıldığı ve hubert'in kardeşi jan tarafından 1 432'de tamamlandığı söylenir.
ortasındaki panoda, kutsal ruh'un ışık huzmeleriyle kutsanan birbirinden farklı kalabalıkların bir araya gelip işkence aletleri ve meleklerin sarmaladığı sunağın ortasında mistik kuzu şeklinde beliren isa'ya tapmalarını resmeder.

vision of ezekiel

cisi gelen sanat tarihcisi
raffaello abimizin bu eseri, yaklaşık 1518'de, özel biri için yapıldı.
önsezinin kurgusu ipucunu hezekiel'in kitabından alır.

"...bak, kuzeyden bir kasırga geldi, içinde büyük bir bulut ve ateşle. ve her yanı bir parlaklık sardı." (hezekiel 1:4) *yalnız bunu bulabilmek için tevrat açtım, aradım, buldum, bunu yaparken de fena şekilde sıkıldım neden bilmiyorum, neyse konumuza dönelim*

tanrı havada hezekiel'in gördüğü dört canlı yaratıktan yardım alarak ilerledi.
hristiyan geleneği bunları sanatta incil yazarlarını simgeleyen dört kanatlı yaratıklarla eşit tutar ve bu, hezekiel'in kitabındaki tanımlamadan ziyae, raffaello'nun resimde izlediği kendine has öğedir.

the fall of the rebel angels

cisi gelen sanat tarihcisi
1562'de, yaşlı pieter bruegel tarafından çizilen bu pano, ortasında baş melek mikail'in zırhlı figürünü göstermektedir.
uzun kılıcı ve dirilişin kırmızı haçıyla işaretli kalkanını kullanan mikail, şeytan'ı ve tanrı'ya isyan etmiş olan melekleri yener.
isyankarların cennet'ten hemen düşmeleri, figürlerin resmin tepesinde bir ışıktan çıkan bir girdapta yuvarlanmaları ve mikail'in beyaz elbiseli galip meleklerinin neşeli bir şekilde fırıl fırıl dönmeleri ile vurgulanır.
düşen melekler kaba şeytansı formlara dönüşür ve şeytan'ın kendisi mikail'in ayaklarının altında ezilen ejderhadır.




yalnız, panonun fotorafını koyacaktım ama fotoğraf koyma şeysi çalışmıyor, bu konuda beni bilgilendirecek olan olursa mutlu olacağım.

acheron

cisi gelen sanat tarihcisi
yeraltı dünyasının dört nehrinden biri. charon ölmüşlerin ruunu, törelere uygun bir biçimde gömülmüş olmaları şartıyla, acheron'un çamurlu akıntısı üzerinden diğer kıyıya ulaştırır.
aksi takdirde bu ruhlar yakınarak kıyının kenarında dolanıp dururlar ve onların bu yakınmaları ırmağın adında yansımaktadır.

bu ırmağın diğer tarafına canlı olarak geçen yalnızca herakles ve orpheus olmuştur.
ovidius, ırmağın tanrısını akalaphos'un babası olrak anmaktadır.

aslında canlı bir kişi daha geçti, sevgili büyük babamız dante lakin onu buraya dahil edesim gelmedi.

iros

cisi gelen sanat tarihcisi
ithakalı bir dilenci, ara sıra yaptığı ulaklık nedeniyle iris'i anımsatan bu lakabı almıştır.
odysseus, dilenci kılığında onun sarayına geldiğinde, iros onu kovmak ister, onunla yumruk yumruğa kavga etmeye başlar ama bir güzel dayak yer.

hygieia

cisi gelen sanat tarihcisi
öncelikle bugün kullandığımız hijyen kelimesinin kökekinin bu abla olduğunu söyleyebilirim.
asklepios'un kızıdır bu ablamız, çok saygı görmüş, heykelleri dikilerek kişiselleştirilmiştir. m.ö 4.yüzyıldan kalma bir heykeli epidauros müzesinde bulunmakta.

latince de ismi salus olan bu ablamız, roma'da fontana di trevi'de karşımıza çıkıyor.

daikoku

cisi gelen sanat tarihcisi
japonlar'ın yedi mutluluk tanrısından biri. uzmanlık alanı, kendini o şekilde sunmaktan hoşlandığı tasvirlerden kolayca anlaşılır.
iki çuval pirincin üzerinde durur, sağ elinde mutluluk çekici, sol omzunda da başkar bir çuval vardır.
kısacası o tüccarların ve iş adamlarının koruyucusudur.

daha da kısacası zenginlik tanrısıdır bu amcamız.

danaidler

cisi gelen sanat tarihcisi
danaos'un kızı. danaos hiç istemediği halde kızlarını, ikiz kardeşi aigyptos'un elli oğlu ile evlendirmek zorunda kalmıştır.
bu yüzden onlara, düğün gecesi kocalarını öldürmeleri için birer hançer veriri. biri harip, hepsi babalarının sözünü dinler.

şimdi bu danailer yeraltı dünyasında cezalarını çekerler, delik deşik bir fıçıya su oldurmaları gerekmektedir.

aiskhylos bu kızların hikayesini birbirini izleyen üç tragedyada anlatmıştır yalnızca "hiketides" adlı ilk tragedya günümüze ulaşmıştır.

bu eserde, babaları ile birlikte mısırdan kaçmış olan kızlar aman dileyenler olarak argos'a sığınmak için yalvarırlar.

lee harvey oswald

cisi gelen sanat tarihcisi
35.emeyrıkın prezidıntı john f.kennedy'ye, 22 kasım 1963'te suikast düzenlediğine inanılan, daha doğrusu inandırılmaya çalışılan, zamanında deniz piyadesi olarak görev yapmış keskin nişancı ağabeyimiz.

bu ağabeyimizin deniz kuvvetlerinden çıkma nedeni de, zamanında sovyetler birliğine karşı duyduğu ilgi neticesinde sosyalizm ile tanışması ve sosyalizmden etkilenmiş olması elbette.

işin tuhaf kısımlarından birisi de, bu ağabeyimiz 1962 yılında, pentagon'da göreve başladıktan hemen sonra "kgb ajanı bu!" deyip kıçına tekmeyi basmaları.

daha da tuhaf olan kısmı da, suikast sonrası tutuklandıktan sonra, emniyet binası çıkışında jack ruby isimli gece kulübü işletmecisi tarafından öldürülmesi.

an honest mistake

cisi gelen sanat tarihcisi
neden bilmiyorum ama aklıma kennedy suikastını getiren, gözlerimi kapattığımda lee oswald abimizi hayal etmemi sağlayan the bravery şarkısı.

aslında nedenini çok iyi biliyorum, bir gece yarısı domuzlar körfezi çıkarması aklıma gelince uzun uzun okuyup bilgi edinmeye çabalarken, kendimi bir anda tekrar ve tekrar kennedy suikastını araştırırken bulduğumda, arka planda çalan şarkı olması yüzünden bu özelliği taşıyor.



hermogenes

cisi gelen sanat tarihcisi
manisa'daki diana tapınağı ile teostaki dionysos tapınağının mimarıdır.
apollo tağınağıysa, hermogenes'in öğrencisi olduğu düşünülen menesthes'in zengin bir karya şehri olan alabanda'da, m.ö 2.yüzyılda inşa ettirdiği tapınaktır.
7 /