her insanın hayatında en az 1 kere sahip olacağı arkadaştır. üstüne giydiği elbise hiç yakışmaz ama. sahici durmaz zira. Edebiyat, felsefe, alkol gibi şeylerin erbabı sayar kendini.
maldır yani.
Allah sakınsın.
hayat denen bu acımasız ve çetin yolda... diye başlayan bir cümleye denk gelinmesi işten bile olmayan defter.
zenginsozluk.com/foto
zenginsozluk.com/foto
(bkz:hasiktir lan oradan)
kendini herşeyi gördüm'lü moda almış, kendini yaşlı kurt sanan kişi cümlesi. ziyan bunlar hep.
kendini herşeyi gördüm'lü moda almış, kendini yaşlı kurt sanan kişi cümlesi. ziyan bunlar hep.
roger waters sonrası pink floyd şaheseri.
bıraktım ama hala sporum diyorum. özlüyorum.
bazen “ulan yıllarca gittin salona binlerce yumruk yedin yumruk attın. ama bak, bazı ana kuzularının ağzı kapanmıyor, yap bir şeyler, çıktığı deliğe geri dönmek için yalvarana kadar döv şunu, çevir suratını perşembe pazarına ?” dedirten spor.
“istemesek de çevreyle etkileşim halindeyiz. bu devrin en büyük fantazisi münzevi bir yaşam. biri biter diğeri başlar, sakin ol.” diyorum sonra.
ama cidden bardak taştı damlayana acıyorum şimdi. o dayak atma özlemiyle nefreti harmanlayıp sikicem artık o kim olacaksa.
hayır yani gerçekten, insanlar neyine güveniyor ya arkadaşım.
başkasının yumruğunu yemeyen kendi yumruğunu balyoz sanırmış tamam da, illa o balyozla ezsinler mi bebişko suratınızı amk? illa diliniz yanacak da sonra mı akıllanacaksınız.
the dark side of the moon'un 2. parçası.
“there's no dark side of the moon, matter of fact it's all dark...”
“there's no dark side of the moon, matter of fact it's all dark...”
eski oda arkadaşımın adı.
mersinli umut.
piç.
o mont haram olsun lan.
mersinli umut.
piç.
o mont haram olsun lan.
kendi adıma cinselliği rafa kaldırmak ile başlayagelen süreç. hiç tat almıyor değilim, ama sanki önceden daha başkaydı.
yoksa gırtlak kanseri miyim amk?
yoksa gırtlak kanseri miyim amk?
elime geçmesin butonudur. bir mikro saniyede uçururum her şeyi.
skynet gerçek, god help human kind....
skynet gerçek, god help human kind....
sonsuz amaçsızlık sirkülasyonu.
yani işsizlik. havadan gelen yemek, temiz ruh, toz pembe dünya falan işte amk.
yani işsizlik. havadan gelen yemek, temiz ruh, toz pembe dünya falan işte amk.
yıl: 2016
konum: eskişehir
ay: nisan
balkonda sigara içerken, binanın biraz ilerisinde havuza doğru koşan 4 çocuk görmüştüm. en önde koşan çocuğun elinde iki poşet vardı. arkadaki onu yakalamaya çalışıyordu. havuzun başına geldiler ve oturdular. poşetleri açtılar. birinde kola diğerinde cips vardı. heyecanla yemeye, içmeye başladılar. aklıma çocukluğum geldi. onlar hala bugünün çocukları. istemsizce ''hala var mı böyle çocuklar?'' diye geçirmiştim içimden o gün.
konum: eskişehir
ay: nisan
balkonda sigara içerken, binanın biraz ilerisinde havuza doğru koşan 4 çocuk görmüştüm. en önde koşan çocuğun elinde iki poşet vardı. arkadaki onu yakalamaya çalışıyordu. havuzun başına geldiler ve oturdular. poşetleri açtılar. birinde kola diğerinde cips vardı. heyecanla yemeye, içmeye başladılar. aklıma çocukluğum geldi. onlar hala bugünün çocukları. istemsizce ''hala var mı böyle çocuklar?'' diye geçirmiştim içimden o gün.
türkiye'nin bağdat caddesi ile nisantaşı arasında bir prenslik olduğunu düşünenlerin, iççinin hakkını savunmak amacıyla sokaklardaki çiçekleri yolanların, hayattaki tek amacı iyi bir kariyer ve çok para kazanmak olanların, sözde din kardeşliği diye milleti soymaya calışanların, halkı birbirine düşürüp bölmeye çalışanların ve daha birçoklarının okuması gereken kitaplardan.
yakın olunmayan insana karşı olmayacak şey.
ben genelde bu şekle, sevdiğim insanlarla onlara karşı giriyorum. Bir tür sınır, çerçeve içinde bazen kalamıyorum, o insanlara karşı. ha yok, değer verdiğim kimse benim onunla ona karşı saçmalayabiliyor olmamı, laubalilik gibi bir çerçeveye sokup kendini bir tür “duruşum var, kendine gel” pozuna sokuyorsa, onun ben götüne sokayım.
ben genelde bu şekle, sevdiğim insanlarla onlara karşı giriyorum. Bir tür sınır, çerçeve içinde bazen kalamıyorum, o insanlara karşı. ha yok, değer verdiğim kimse benim onunla ona karşı saçmalayabiliyor olmamı, laubalilik gibi bir çerçeveye sokup kendini bir tür “duruşum var, kendine gel” pozuna sokuyorsa, onun ben götüne sokayım.
klavyesinde akrep var ve tüm gün aleyna tilki dinliyor.
gördüm yani.
gördüm yani.
intravenöz aracılığıyla, 60 ml toluen zerk etmek. sonrasında ne mi olacak?
o kişi toprak olacak, sonra sularla birlikte bir çiçeğin bedenine yürüyecek... oradan özüne ulaşacak. çiçeğin özüne bir arı konacak... belki, belki o arı ben olacağım..
kaynak: kıçımın sol lobu.
o kişi toprak olacak, sonra sularla birlikte bir çiçeğin bedenine yürüyecek... oradan özüne ulaşacak. çiçeğin özüne bir arı konacak... belki, belki o arı ben olacağım..
kaynak: kıçımın sol lobu.
İnsanın ağzında kedi kesilmiş gibi hissettiren şeylerdir.
(bkz:sıcak rakı)
kozmos'un etryleri diyeceklere laflar hazırladım.
(bkz:sıcak rakı)
kozmos'un etryleri diyeceklere laflar hazırladım.
beni yunan tanrısı olmaya çalışmakla suçlamış yazar. yarından tezi yok mahkemedeyim.!! ne demek yahu?
zeus ki benim elimde büyüdü, ares sayemde kılıç tuttu, Athena sayemde alfabeyi söktü, afrodit sayemde, neyse.
zeus ki benim elimde büyüdü, ares sayemde kılıç tuttu, Athena sayemde alfabeyi söktü, afrodit sayemde, neyse.
50'lerden izler taşıyan rüya gibi bir rihanna parçası.
billboard music awards performansı'nın üstüne kendisi bile çıkamaz artık.
naptın sen bacım yav..
billboard music awards performansı'nın üstüne kendisi bile çıkamaz artık.
naptın sen bacım yav..
yıllarca selda bağcan yorumuyla bildiğimiz, kendini aşmış bir ali ercan türküsüdür.
şu versiyonu nefis.
şu versiyonu nefis.
yarın yokmuş gibi kendini övdüğü bir röportajına denk geldim.
yalan yok, müzik piyasasının leş şarkıcılardan geçilmediği şu dönemlerde, selda bağcan kendini övmezse ayıp. bırakınız yapsınlar bırakınız geçsinler. ayrıca selda bağcan cidden kendini övmese samimiyetsiz olurdu.
yalan yok, müzik piyasasının leş şarkıcılardan geçilmediği şu dönemlerde, selda bağcan kendini övmezse ayıp. bırakınız yapsınlar bırakınız geçsinler. ayrıca selda bağcan cidden kendini övmese samimiyetsiz olurdu.
güne mükemmel bir başlangıçtır. Sık sık akşam sporu ile kıyaslanır. ancak ter kokmayan bir salonda, koca salonda tek başına bangır bangır bağırarak, stres atarak çalışmanın tadını akşam vermiyor.
8 yıldır çeşitli sözlüklerde çeşitli insanlarla tanıştım. onegin gibi insanlar nadirdir internette ve hayatta. türünün son örneklerinden bile diyebilirim. klonlanıp seri üretimle çoğalması gereken biri.
duruşu, bıraktığı izlenim, sohbeti ve birikimiyle örnek alınası biri. Aynı ortamda bulunduğum için mutluyum.
duruşu, bıraktığı izlenim, sohbeti ve birikimiyle örnek alınası biri. Aynı ortamda bulunduğum için mutluyum.