Büyümek... En büyük yanlışım büyümekti. Aslında evrene kafa tutacak, hormonlara karşı koyacaktım. Saklambaç evresinde girecektim bir ağaç kovuğuna, hiç çıkmayacaktım oradan. Fakat yok, illa büyüyelim dedik! 18 yaşına gelince, artık özgürüz derken baktık ki bırak kanat çırpmayı, hayallerimize bile yasak getirdiler. Yanlış yaptım, büyümeyecektim. Çıkmayacaktım masumiyet sokağından işte!
Yahu aklıma geldi, kınamayın dostlar. Filmlerde de çok olur bu, rencide edilir çoğu zaman. Hani insanlık hali olabilir, ben takılmam öyle şeylere de gözüme batar mı, evet. Kıvranırım nasıl söylesem diye ama diyemem.
Not: yazar bu başlığı açarken yeminlen kendinden nefret etmiştir.
Not: yazar bu başlığı açarken yeminlen kendinden nefret etmiştir.
Tehlikeli, kimyasal maddeler taşıyan araçların arkasında yazan uyarı levhası. Ateşle yaklaşma diye de ibaresi vardır. Birgün böyle bir aracın arkasında elinde sigara ile yazıyı okuyan birini görmüştüm, güldüm kendi kendime. Güzel yurdumun, karikatüristik insanları.
Damakta pardon ciğerde güzel bir tat bırakan tütüngillerdendir. Ergen mi? Oh my god, bu bir iltifat! Yaşlı kalbimin tansiyonu yükselecek, yapmayın böyle şeyler gençler.
Yinelenen tasdik sözü. samimiyet içerse de bazen bir an önce başından savma girişimidir. Çok var di mi bunu söyleyen? Aynen aynen...
Zorlu bir ameliyat geçirmiş olan cerrahtır. Laz damarı doktorun elinden kaçar, inatçıdır. Fakat doktor pes etmez, sonunda bingo;
-haçan nereye gidiisun Laz damari?
*yırmağa gidiyrum...
-haçan nereye gidiisun Laz damari?
*yırmağa gidiyrum...
Olayları anladığı gibi değil anlamak istediği gibi yorumlayan kişilerde görülen hastalıktır. Kafaya taş da düşse o bildiğini okuyacak, beyin cerrahını yormayın hiç.
İtiraf ediyorum, o tiplerden biriyim. N'apim, çocukluğumda bilinç altıma öyle yerleşmiş. Kemıl diye okunuyor biliyorum ama, duyunca kımıl kımıl oluyor içim, huylanıyorum.
Edit: geçende marketten 'uzun sarı kamel alabilir miyim?' dedim, kasiyer 'kemıl mı?' diye sordu, 'evet kamel' dedim. Bu konuda ısrarlıyım, çocukluğuma inmeyin sakın.
Edit 2: uzun sarı kamel nedir deme abi sakın, incinirim.
Edit: geçende marketten 'uzun sarı kamel alabilir miyim?' dedim, kasiyer 'kemıl mı?' diye sordu, 'evet kamel' dedim. Bu konuda ısrarlıyım, çocukluğuma inmeyin sakın.
Edit 2: uzun sarı kamel nedir deme abi sakın, incinirim.
Halk arasında "evlenmek istiyorum" mesajı veren kişi eylemidir. Ooo bizim oğlan büyümüş tepkisi de gelebilir, enseye bir şaplak da inebilir. Ben üstüne kuru fasulye boca edip usulca yeme taraftarıyım, kısmete çok ince mesaj verdim aslında.
Telefon görüşmelerinde sona yaklaşırken gerçekleşen cilveli diyalog başlığı.
*önce sen kapat.
-yaa olmaz aşkım önce sen kapat.
*dıt dıt dıııt...
-kapattı ya laa, boyu devrilesice!
*önce sen kapat.
-yaa olmaz aşkım önce sen kapat.
*dıt dıt dıııt...
-kapattı ya laa, boyu devrilesice!
Yapmam denilenin yapıldığı, pişmanlığı dile getiren ifadedir. Evet, her yönüyle mide bulandırıcı. Olmaması dileğiyle...
Mazhar alanson, Fuat Güner, Özkan uğur'dan oluşan, ele güne karşı yapayalnız ile ilk olarak 1984 yılında kendilerini duyuran müzik grubu.
Bir zamanlar mfö'nün rol aldığı seriye dönen reklamda mazhar abi'nin dilden düşmeyen repliği.
Telaffuz edilirken ince okunan harflerdir. Maalesef kaldırıldı o şapkalar. Halayla hâlâ, kar ile kâr ve daha niceleri sık sık oyunlar oynuyor bize. Sonunda şapkasız da çıktık mazhar abi, gördün mü bak?
Canım sıkılıyor bu tarz muhabbetlerde. Yahu espri yapılıyorsa bu karşındaki insan ya kendini ya da seni güldürmek istiyor demektir. Einstein olmaktan sıyrıl biraz, tebessüm et. Bak hayat gzel...
Avrat derken baştan kaybediyoruz galiba, sanırsam, zannımca. 'Yan yana yürüyelim mi güzellik?' dersek, yanına da bir iki nazım Hikmet, cemal Süreya dizesi tamamdır bu iş. Kesin bilgi, yayalım lütfen.
Not: latife içerir.
Not: latife içerir.
İlk olarak 1992 yılında mortal kombat olarak çıkan sonrasında isim değiştirse de tekrar özüne dönen, karşılıklı dövüş video oyunu. En sevdiğim karakter scorpion idi, hele de rakibini kendine çekerken "get over here" demesine hastayım. Yalnız, müzik efsane, acayip.
Yapacak olduğu işte başarılı olamayan terzidir. Ne yani, terzilerin bu deyimi kullanmaya hakkı yok mu, var tabi. Belki de iğnesi kırılmıştır, ya da mekik ip sarıyordur. Şu makineyi göster hele, belki çözeriz sıkıntıyı.
Herman raucher tarafından 1968'de yazılan hikayeden derleme olan drama kategorili film, 2001 yılında yayınlandı. Başrollerinde keanu reeves ve charlize theron oynadı. Gelelim bu sözü bunun dışında kullanan gruba. Etmeyin, bir ömre bile bazen sığdıralamayacak olan aşkı Kasım ayına hapsetmek niye? Anlatın bana.
Elinde olanı iyi değerlendirerek, var olanla var edilecek işin bağlantısını iyi ayarlama öğüdü veren atasözüdür.
Sandalye ya da masanın yere sürtünmesi, boş tabağa sürtülen çatal-kaşık ve tırnağın bir yere çizdirilerek temas etmesiyle oluşan sesler gibidir. Çoğunlukla dişler sıkılır, gözler yumulup sesin bitmesi beklenir. Şimdiye kadar bu seslerin üstüne, ortaokuldayken matematik öğremenimizin tahtaya yeni tebeşirle yazdığı sırada kırılan tırnağı ve tebeşirin çıkardığı ses kadar içimin gıcıklandığı ses tanımam. Hatta bunları yazarken bile dişlerimi sıktım elimde olmadan, off of o nasıl bir sesti öyle!
çiçek abbas'ta kendisine abi demeyen abbas'a çemkiren şakir'in aldığı ironik cevap.
(bkz:şakir'e çay yok)
(bkz:şakir'e çay yok)
Şener şen ve İlyas Salman'ın başrollerinde oynadığı çiçek abbas filminde herkese çay ısmarlayan fakat zıt kutuplarda tatlı tatlı sürtüştüğü şakir'e çay ısmarlamaktan imtina eden abbas repliği.
Sevinçli bir haber alan ya da uzun bir yokluk ardından eline para geçen kişinin yaptığı dostane teklif. Önü arkası sorgulanmaz, eyvallah çekilir. Yüzler gülüyorsa, her şey yolunda demek ki.
Grup üyelerinin samimiyetine bağlı olmakla birlikte bazen gergin anların da yaşanacağı kısımdır. Önceden anlaşma yapılmışsa pek sıkıntı yaşanmaz fakat plansız yemeklerde herkesin birbine 'acaba'larla bakışmalar yapacağı da aşikar. Böyle durumlarda herkes yediğini ödesin ya da Alman usulü ödeme yapılsın diyen de olabilir, herkese benden çay diyen tip de çıkabilir. Gönlü mü zengin yoksa ukala mı bilemem. Hep diyorum en iyisi yalnız takılmak. Paran kadar ye, paşa paşa ödeme yap.