olacak o kadar

Cumhurbaşkanlığı Arşiv Müdürü Muhammet Safi'nin tweeti.

tabi burada muhammet safi kim hamunagoyim tarzı şeyler söylenebilir, söyleyebilirsiniz lakin tümdengelimden yola çıkıldığında bu sözü söyleyen zat malumunuz belli bir kafanın ürünü. maalesef bu halk militarize edilerek iyice şirazesi kayar duruma geliyor. daha önceleri 3.sayfa haberi olan vakalar artık tüm gazeteleri sarar duruma geldi. adamın biri canı sıkıldığı için pompalıyla dışarı ateş açar iki çocuk yaralanır, biri şort giydi diye darp edilir, belli bir kesim kendini bu devletten ayrı görmekten beis görmez, sokak ortasında birini dövmek rutin hale gelir vs. ee memlekette kolluk kuvvetlerinde ve yargıda liyakat denen terazi çalışmamaya devam ederse bu tür söylemler daha da artmaya devam edecektir ve kimsede bi' şey diyemez.

Cumhurbaşkanlığı Arşiv Müdürü Muhammet Safi, Twitter hesabı üzerinden skandal bir paylaşıma imza attı.

Safi, paylaşımında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hesabından paylaşılan “Savunma alanında, her şeyimizi kendimiz yapmadan bize huzurlu bir uyku yok” ifadelerinin yer aldığı Tweet'i alıntıladı ve “Her eve bir otomatik tüfek ve 1000 mermi projesi şart” diye yazdı.

Cumhurbaşkanlığı'nda resmi göreve sahip söz konusu ismin silahlanma çağrısı yapması dikkat çekti.

birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde, sahsî popularitelerini, müstevlilerin sanal emelleriyle tevhit edebilirler. Bu imkân ve durum, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir.

bu yüzden; (bkz:oy alın oy verin sözlüğe can verin). bir artı, bir eksi kısa vadede çözer bu işi.

esnasında herhangi bir darp, gasp, tecavüz, yaralanma durumuna mâruz kalmanız durumunda, sosyal medya ve bazı idareci konumundaki otoriteler tarafından, yürüyüşün amacı ve orada o an ne işiniz varmış türünden sorulara muhatap kalabileceginiz aktivite.

2014 yapımı, polisiye/komedi türünde bir onur ünlü filmi. başrolde, leyla ile mecnun dizisinin ismail abisi serkan keskin resmen döktürmüş. filmde bol bol dini, siyasi ve sosyolojik göndermeler yapılmış. imbd puanı; 8/10

en beğenilesi sahnesini de şuraya iliştiriverelim.

Selman Bulut, bir zamanlar antropolojiyle ilgilenmiş eski bir boksör, şimdilerdeyse bir camide görev yapan sıradışı bir imamdır. Bir gün camide namaz kıldırdığı sırada caminin içi silah sesleriyle yankılanır. İçeride bulunan kişilerden biri yere yığılır ve hayatını kaybeder. Olay yerine gelen polis ilk delilleri toplar ve araştırma süreci başlar. Selman Bulut bu olay sonrasında harekete geçer ve şüphelendiği kimi kişi ve durumların üzerinden davayı çözmeye karar verir. Her ipucu işleri beklemediği bir noktaya götürür ve olaylar gittikçe daha gizemli bir hal almaya başlar...

sebebi nedir diye merak ettiren durumdur.

yorumsuz şekilde şuraya bırakalım;

hoş gelmiş yeni yazardır.

*karşılama komitesi personeli yaz tatilinde olduğu için konfeti servisimiz devre dışıdır.

saldırganın adı Ercan Kızılateş ve bu sözde namus bekçisinin suç dosyasıda bir hayli kabarıkmış. bu insan artığı, daha önceden hakkında uyuşturucu madde kullanmak, basit yaralama, elektrik hırsızlığı ve dolandırıcılık suçlarından başka davaları varmış. vergi kaçakcılığı da ayrı bir mevzusuymuş.

alın size okkalı bakınız; (bkz:türkiye'de yargı batı'dakinden daha adil)

Dünyaca ünlü Politico adlı derginin iddiası.

iddia sahipleri o kadar emin ki, Trump'ın başkanlıktan vazgeçeceği ya da alınacağı artık kesin olarak görüyorlar, tek meselenin bunun ne zaman ve nasıl olacağı(imiş).

''Trump'ın 25. Yasa Değişikliği ile görevden alınabileceği ya da Demokratların kongrede kendisini görevden indirebilecekleri ihtimalleri üzerine daha önce konuşulmuştu, şimdi ise iddialara göre, Trump'ın adını vermek istemeyen bir danışma, ABD başkanının istifa etmek istediğini ancak buna cesaret edemediği bilgisini basına sızdırdı. Trump'ı istifa etmekten uzak tutan yegane şey, ''Tarihe istifa eden ikinci ABD başkanı olarak geçmek istemiyor oluşu.'' Daha önce Nixon ortaya çıkan skandalları nedeniyle istifa etmek durumunda kalmıştı.

Donald Trump'ın beş aydır sürdürmekte olduğu görevi esnasında halen politika hayatının gerçeklerini kavrayamadığı söylenirken, istifa etmekten şimdiye kadar kaçınmış olmasına gerekçe olarak tarihe nasıl geçeceği konusundaki endişesi olarak tanımlanıyor. Bir diğer bakış açısına göre, Trump ağzıyla kuş dahi tutsa bu saatten sonra tarihe iyi geçemeyeceğini anlamamış olduğu yönünde. Trump henüz gerçekleştirdiği skandallarının kendisini ofisin dışına atabileceği gerçeğini de kavrayamamış görünüyor. Fakat günü geldiğinde bu tip bir durumun kendisi tarafından ''kurtarıcı'' olarak da görülebileceği öngörüsünde bulunuluyor.

Daha fazla ne kadar kötü şey yaşanmalı ki, Donald Trump başkanlığının başarısızlığa uğradığını görebilsin, ve ofiste daha ne kadar kalması gerekiyor ki tarih onu olabilecek en kötü şekilde yargılasın? Fakat iddialara göre, Trump yakın çevresine istifa etmek istediğini söylemeye başlamış ve yakında eski başkan olarak anılmaya başlanmasının büyük olasılık dahilinde bulunduğu söyleniyor.

bacasız sanayi denen ve belki de ülkemizin en büyük kalemini oluşturan turizmin neredeyse dibi görme noktasına gelme durumudur.

normalde başlığa tarih ibaresi de konulabilirdi lakin sadece bu yıla has bir problem söz konusu değil. özellikle 2016'da başlayan, evveliyatı 2015'e kadar uzanan bu problem bu yılda giderilmiş gibi görünmüyor. yakın zamana kadar bu sektör içinde çalışmış biri olarak söyleyebilirim ki, istanbul'da turizmin kalbi sayılan beyoğlu ve sultanahmet sadece arap, farsi ve yolunu kaybetmiş uzak doğuludan ibaret durumda. bunun en büyük sebebi, malumunuz olan bombalı saldırılar, 300bin-400bin oy için oluşturulan suni gündemler, rusya ile uçak krizi ve akabinde gelişen diplomatik gerginlikler. bunun üstüne yakın zamanda dünya'nın en büyük turist tedarikçisi olan booking.com'un türkiye faaliyetlerine de son verilmesi bunun tuzu biberi oldu. öyle ki mecliste yer alan bir iktidar vekili, türk vatandaşlarının yurt dışına çıkmasının yasaklanması gibi bir fantastik beyanda bulunmuştu. amaç ise yerli turisti yine ülkede tutabilmek. güneye inildiğinde ise durum aynı şekilde. oteller yerli turiste bel bağlamış durumda ve yukarıda belirtilen sebeplerden dolayı bir çok ülke charter seferlerini iptal etmiş durumda. buna ilave olarak almanların, yunanistan'daki tüm hava limanlarının yer hizmetlerini alması ve batı avrupalı turistleri buraya çekimesi de turist piyasamızı iyice daralttı. almanya, abd ve ingiltere hali hazırda , ülkemize gelmesi konusunda engelleyici yaptırımları uygulamaya devam ediyor. hayırlısı tabi bakalım. deve boyun ilişkisi.

rota yemek çalışanı bir şahsın beyanı.

''Firma çalışanı, binlerce askerin zehirlenmesinin en büyük nedenin çöpe atılması gereken malzemelerin tekrar kullanılmasından kaynaklandığını ileri sürdü. Zehirlenmenin nedeninin tavuğun dışarıda tutulup, soğuk hava deposuna konmamasından kaynaklandığını iddia eden firma çalışanı, pirinç pilavının buzluklara yerleştirilmediğini ve kokan ürünlerin tekrar ısıtılarak askerlere verildiğini ileri sürdü. Denetimde büyük sıkıntıların olduğunu ve gıda tüzüğü noktasında Tarım İl Müdürlüğü'nün denetim yapamadığını söyleyen çalışan, firmanın askeriye içinde olması nedeniyle kontrol görevlilerinin firma içine gelerek denetim yapamadığını ileri sürdü.''

bir yavuz turgul filmi. belki de en iyi yavuz turgul filmi hatta biraz abartalımi belki de en iyi 3-5 türk filminden birisidir.

başrolünde şener şen ve uğur yücel'in döktürdüğü, buram buram sosyoloji akan ve bizlerden bahseden film. 1987 altın portakal ödüllü bu filmin tamamı spoiler şeklinde geçtiği için vaktiniz varsa izleyin derim.

hoş gelmiş yeni yazardır.

karşılama komitesi personeli yaz tatiline çıkmış olsa gerek.

dizi izler gibi izlemeye devam ediyoruz.

''Kastamonu'da iftarın ardından 38 askerin gıda zehirlenmesi iddiasıyla hastanelere kaldırıldığı öğrenildi.''

http://www.hurriyet.com.tr/son-dakika-kastamonuda-38-asker-gida-zehirlenmesi-iddiasiyla-hastanelere-kaldirildi-40495433

A&G'nin 3 bin hanede yüz yüze görüşme yöntemiyle gerçekleştirdiği araştırma. Araştırmaların hata payı güven sınırları içerisinde % 1.8 imiş.

Türkiye'de yetişkin nüfusun %19.5'i kendini milliyetçi, %17.9'u Atatürkçü, yine %17.9'u muhafazakâr, %17.3'ü dindar, %13.9'u demokrat, %5.9'u sosyal demokrat, %4.6'sı laik ve %1.9'u ulusalcı olarak tarif etmiş.

araştırmanın detayları için; http://www.finansgundem.com/haber/turkiyede-2-kisiden-birinin-ideolojisi-yok/1163353

ülkemizin, takımlar bazında en başarılı milli ekiplerinden. daha çok potanın perileri olarak bilinir.
özellikle son 10 yapılan altyapı yatırımları ve sponsorluklar sonucunda avrupa basketbolunda adını sıkça duyurur oldu. hali hazırda devam eden eurobasket 2017'de belarus'u 88-74 yenerek 3/3 yaparak çeyrek finale yükseldi. Bahar Çağlar, ışıl alben, birsel vardarlı, tuğçe canıtez, Kuanitra Hollingsvorth, ayşe cora,olcay turgut, takımın öne çıkan isimleri. coach ekrem memnun. tuğçe canıtez'i ise ayrı bir izliyoruz.

şu ana dek başarılarımız;
2005 eurobasket; çeyrek final
2011 eurobasket; avrupa ikinciliği
2012 londra olimpiyatları; olimpiyat beşinciliği
2013 eurobasket; avrupa üçüncülüğü
2014 dünya şampiyonası; dünya dördüncülüğü
2015 eurobasket; avrupa beşinciliği ve rio olimpiyatlarına katılım hakkı
2016 rio olimpiyatları: çeyrek final (son saniye basketi ile kaybettik)

bu aralar halkı baya öfkeli olan iskandinav ülkesi.


zenginsozluk.com/foto

dilimize fransızca'dan, cure (karıştırmak)-dent (diş) sözcüklerinin birleşiminden geçmiştir.

bilincin işlediği lakin dış dünya ile irtibatın kesildiği faaliyet. çoğunluk eşrafı, uykudan uyanma hallerinden pek bir bahsederken, cemal süreyya bey, uyumadan önce mutlu olunulması gerektiğini söyler. şu da şöyle aşağıda dursun;

''Mutlu uyumak lazım azizim
Madem uyku yarı ölüm halidir,
O halde mutlu ölmek lazım,
her gece… ''

Ludwig Van Beethoven'a sonat yazdıracak kadar ihtişamlıdır. bi' ara cep telefonu melodimdi. 4-5 cevapsızlar birikmeye başladıktan sonra bu fanteziden vazgeçtim tabi.

“Dalkavuklar cenneti”dir. yanlış anlaşılmasın tabir benim degil. bu ifadeyi kullanan ali akben. kendisi parti içinden birisi ve en koyu gazetelerden olan akit yazarı. vaziyet-i umumi'yi şu şekilde özetlemiş.

“(...) Birçok kurumumuzda kokuşmuşluğun had safhada olduğunu bilmeyenimiz yok. Neresinden tutsan eline geliyor tabirine tam da uyan bir çürümüşlük var maalesef.

İktidar erkinin mevcut kokuşmuşluğu adam sendeciliği ve fütursuzca yapılan hataları düzeltme ile ilgili hiçbir mazereti kalmadı artık. Bu aziz millet iktidarın istediği her şeyi cömertçe verdi ve önündeki engelleri de bir bir kaldırdı.

Millet sözünü söyledi ve noktasını koydu.
Temizlik hareketi nereden başlatılmalı?
Bu soru önemli.

Her kurum kokuşmuşlukta diğerine rahmet okuttuğu için öncelik yerel yönetimlere verilmeli. Siyaset kurumu içten içe çürümüş. Ayak oyunları iftiralar nefsani heva ve heveslerin cirit attığı güvenilirliğin dip seviyelere indiği alan olarak kabul görüyor.

Maalesef siyaset kötü bir rant aracı olmuş. Gelen giden mal mülk devşirme peşinde.

Dalkavuklar cenneti olmuş memleketimde doğruların konuşulup yazılmasına tahammül yok. Gerçekleri kimse duymak istemiyor. Bal tutanlar parmak yalamaktan gerçekleri görmeye vakit bulamıyorlar.

Bu kafa ile devam edilir ve acil tedbirler alınmazsa 2019 seçimlerini kazanmak şöyle dursun, o günlere sağ salim ulaşmak bile mümkün olmayabilir.

Vatandaşla iç içe yaşayan bir hekim olarak gördüklerim duyduklarım ve yaşadıklarım ile karamsarlığım son günlerde zirve yaptı. Daha aktarılacak çok mesele var.

2002'deki ruhla fabrika ayarlarına dönülüp hesaplar yeniden dizayn edilmeli. İsraf diz boyunu çoktan aştı. Başarısızlık hanesine yazılan her bir kelime ve cümlenin faturası iktidardan çok direkt cumhurbaşkanımıza kesilir oldu.

AK parti iktidarının ilk yıllarındaki 3Y mücadelesi başka Y'ler ile yer değiştirmiş gibi görünüyor. Başkasına gerek yok yolsuzluk yoksulluk ve yasaklar üçlüsünde karne notunu biz verelim.

Partinin iktidara geldiğinde milletvekili lojmanlarını israf gören anlayışın bugün yerinde yeller esiyor. Kan emici vampirlerin sorumsuz sınırsız, doyumsuz, omurgasız duruşu, partinin gerçek sahiplerini çoktan kapı dışarı etti.”

gazi m.kemal atatürk'ün başyaveri. dahası, hem mahalleden çocukluk arkadaşı hem de okul arkadaşıdır.
gazi'nin can yoldaşıdır. günümüzde, atatürk ile ilgili bir çok bilgiye yine onun günlükleri ve notları sayesinde ulaşılmıştır. atatürk'ün vefatından sonra "başkomutan yaversiz gidemez" diyerek kalbine silahı dayayıp intihara kalkışmıştır. çok şükür ki bu girişiminde başarısız olmuştur. (şükür ki birisi manevi diğeri ise kalan ömründe atatürk ile ilgili bıraktığı hatıratlardır)
"selanik'in elimizinden gideceği hayalimizden bile geçmezdi, üstüne şakası bile yapılmazdı. bir gün selanik elimizden gitti'' sözünün sahibi bozok'u daha iyi tanıyabilmek için, yaveri atatürk'ü anlatıyor kitabı ve zülfi livaneli'nin veda filmi mükemmel kaynaklardır.
günümüzde bırakın normal hayatı, devletin en tepesinde adamın adamı sattığı bu dönemlerde böyle devlet adamları ve böyle dostlar artık maalesef ütopik geliyor.

artı oylamalar için getirilen 30 saniye kuralı bana da pek manalı gelmedi. yani basketboldaki 24 saniye içerisinde hücum yapabilirsiniz kuralı gibi olmuş. çok yeni bir platform için ters tepebilir kanısındayım. seri eksi için belki 4-5 taneden sonra bir uyarı yahut yaptırım olabilir lakin artı oylar için dediğim gibi çok sağlıklı bir karar değil.

---kk mode on---

doğru bulmuyorum.

---kk mode off---

bir önceki giriye istinaden, bugün de gerçekleşmiş hadisedir. m.ö.209 yılında kurulmuş türk ordusunun genelkurmay başkanına birilerinin bu olayın 4. kez gerçekleştiğini söylemesi gerekiyor. sanırım en alt rütbeli bir türk askeri bile akit gazetesi yazarından kez ve kez daha önemlidir.

tanım yapamayacağım. çok mu kötümser, çok mu muhalif ayakları yapıyorum bilemiyorum lakin bu nedir ya allah aşkına? türk ordusunun böyle bir marşı olabilir mi? bildiğin ikinci sınıf anadolu rock-pop ezgisinde olmuş. bunları yazmadan önce, 10 yıl marşını ve sonrada diğer marşları bir anımsamaya çalıştım, yok idrak edemiyorum bazı şeyleri sanırım.

marşın girizgah kısmı çok eminim ki, bir şarkının birebir aynısı. varsa hatırlatacak olan çok iyi olur.

az evvel izmir'i sallamıştır yine. balkonda olduğum için midir bilmiyorum lakin beşik etkisi yaratmıştır. umarım ciddi bi' durum söz konusu değildir. kuşlar ve diğer hayvanlar cidden ön bilgilendirici gibi. köpekler ve kuşlar 1 saattir susmuyordu.
edit: 5.5 şiddetinde imiş.