teknoloji, kültür, bilim ve sanat alanlarında batı toplumlarının değerlerini benimseyip standartlarına ulaşma çabası.
Hilmi yavuz Avrupa'nın zihin tarihi'nde özellikle Tanzimat romanlarında batılılaşmanın elit sınıfa mensup erkeklerin bir sorunu olarak gösterildiğini söylüyor. Şerif Mardin in bu dönem romanlarını “tezli roman” olarak gördüğünü söylüyor.
Fatih-harbiye de, bir tereddüdün romanı nda da bu var aslında. Nedense bir yerlerde, batılı gibi yaşayan, kopuk, fakat bu düzen içinde dışarıyı rahatsız etmeyen bir güruh olur. Bir de diğer mahalleden -ki bu mahalle tamamen geleneklerine göre yaşamaktadır- buraya gidip gördüğü zevkler karşısında başı dönen ahlakı şaşan zihni dönüşen birileri olur.fatih-harbiye de bu çok açık görülür. Yeşilçam filmlerinde hani masum kız, zengin gençlerin partisinde yoldan çıkarılır alkol-uyuşturucu ile tanıştırılır sonra da iğfal edilir ya, bunu hatırlatır cinsten.
Bu romanlarda da Yeşilçam filminde de görülen, batı ahlakının yozlaşma ile neredeyse eş anlamlı olması ve bir şekilde birilerinin bu virüsü oradan kapıp sağlıklı olan stabil doğu toplumuna getirmesi, önce hastalık sonra tedavi ile hastanın virüsten kurtarılmasıdır.
Hilmi yavuz Avrupa'nın zihin tarihi'nde özellikle Tanzimat romanlarında batılılaşmanın elit sınıfa mensup erkeklerin bir sorunu olarak gösterildiğini söylüyor. Şerif Mardin in bu dönem romanlarını “tezli roman” olarak gördüğünü söylüyor.
Fatih-harbiye de, bir tereddüdün romanı nda da bu var aslında. Nedense bir yerlerde, batılı gibi yaşayan, kopuk, fakat bu düzen içinde dışarıyı rahatsız etmeyen bir güruh olur. Bir de diğer mahalleden -ki bu mahalle tamamen geleneklerine göre yaşamaktadır- buraya gidip gördüğü zevkler karşısında başı dönen ahlakı şaşan zihni dönüşen birileri olur.fatih-harbiye de bu çok açık görülür. Yeşilçam filmlerinde hani masum kız, zengin gençlerin partisinde yoldan çıkarılır alkol-uyuşturucu ile tanıştırılır sonra da iğfal edilir ya, bunu hatırlatır cinsten.
Bu romanlarda da Yeşilçam filminde de görülen, batı ahlakının yozlaşma ile neredeyse eş anlamlı olması ve bir şekilde birilerinin bu virüsü oradan kapıp sağlıklı olan stabil doğu toplumuna getirmesi, önce hastalık sonra tedavi ile hastanın virüsten kurtarılmasıdır.