ahmed arif

turuncu gemi
uzun yıllardır aşık olmuyorum. fakat geçmişte yoğun hislerimle sevip sevildiğim eski sevgilimi ilk gördüğümde içimden mısraları dökülen yüce şairdir. unutmuyorum iki haftaya bir yediklerim ve içtiklerimle birlikte büyük ustanın şiirleri her yerimde dolaşmıştı.
uzun yıllardır yalnız uyuyup yalnız uyandığım günlerin ve gecelerinde kendimi lanetlenmiş hissediyorum ara ara. üç ihlas bir fatiha niyetine okuyorum bir kaç ahmed arif şiiri hemen geçiyor.

seni, anlatabilmek seni.
iyi çocuklara, kahramanlara.
seni anlatabilmek seni,
namussuza, halden bilmeze,
kahpe yalana.

ard- arda kaç zemheri,
kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu.
dışarda gürül- gürül akan bir dünya...
bir ben uyumadım,
kaç leylim bahar,
hasretinden prangalar eskittim.
saçlarına kan gülleri takayım,
bir o yana
bir bu yana...

seni bağırabilsem seni,
dipsiz kuyulara,
akan yıldıza,
bir kibrit çöpüne varana,
okyanusun en ıssız dalgasına
düşmüş bir kibrit çöpüne.

yitirmiş tılsımını ilk sevmelerin,
yitirmiş öpücükleri,
payı yok, apansız inen akşamlardan,
bir kadeh, bir cıgara, dalıp gidene,
seni anlatabilsem seni...
yokluğun, cehennemin öbür adıdır
üşüyorum, kapama gözlerini...
bu başlıktaki tüm entryleri gör