sinop

Karadeniz Bölgesi'nin ortasında kalesiyle, doğal limanıyla öylece duran şehir. İnsanlarının rahat, hoşgörülü olduğu hep söylenir. Hatta şehirde trafik lambasının olmadığı, açılan icra takipleri ile dava dosyalarının azlığı sürekli anlatılır. Kulaktan kulağa yayılan bilgiler viral bir turizm çalışması mı bilinmez ama en azından trabzon'a rize'ye benzemediği bizzat gidip gören bir arkadaşım tarafından söylenmişti. Bilmiyorum şimdi ne durumdadır.
Neyse olur da ege'den yazlık alamazsam ya bartın'dan ya sinop'tan ufaktan kupon bi arazı alacağım bu böyle olmaz.

Türkiye'nin en kuzeyindeki yer olan inceburun'un sınırları içerisinde bulunduğu ilimiz.

Coğrafya bilgim burada bitti benim.

Mantısı ile meşhur şehirdir, Türkiye'nin nin en mutlu şehri olduğu iddiası bir ara gundeme gelmiştir, yeşili de mavisi de bol bir şehirdir ve gerçekten de pozitif bir sosyal iklimi vardır.

hayatımda gezip gördüğüm en güzel ikinci şehirdir. bir yarımadaya bir kent ancak bu kadar güzel yakışabilir. sinop'ta her yolunuz denize çıkacaktır. her yerde kale olduğu için küçücük şehirde benim gibi kafadan navigasyon fukarası biriyseniz çok defa kaybolacaksınızdır.

benim çok uzun yıllar evvel sinop şehrine gitme amacım sabahattin ali'ye olan hayranlığımdı. büyük yazarımız oranın kaleden bozma maphusunda 17 ay yatmıştır. bugün herkesin ağzına bir kaç kez pelesenk olmuş bestelenmiş şiirlerini de orada yazmıştır. hatta herkes tarafından bilinen ''eşkiya dünyaya hükümdar olmaz'' türküsü de orada yazılmıştır. ülkemize türküyü tanıtan kişi sabahattin ali'dir.
bugün müze olarak kullanılan cezaevi kapısında yolu oraya düşen onlarca yazar şairimizin adı vardır. aslında bu kocaman bir utanç vesikamızdır. vesika bugün çeşitli cezaevlerinde yazılmaya devam etmektedir.