öğlen saatlerinde sözlüklerde görüp üzerinde durmadığım vakaadır. sözlükçü dostlar ''cumhurbaşkanlığı spor'' diyerek, başakşehir klubüne ironiyle laf sokuyorlardır sandım. haber sitelerinde gerçek bir proje olduğunu öğrenince beynimden vurulmuşa döndüm. eve hala hoyratlığa şaşıran bir insanım. rica ederim, siz de bu durumlara hala şaşırın. zaten bu hoyratlıkların devam etmesinin en önemli sebeplerinden biri insanların şaşırmayıp alışması. son on yıldır türkiye sporunu daha yavaş dinamitleyerek mafh etmek yetmedi mi? neden daha yüksek kalibreli dinamitlere ihtiyaç duyulmakta anlamak güçtür.
neyse, ben inanıyorum, siz de inanın ki geçecek bu kötü günler. hiç bir çağda yozlaşmışlığın beyinde yarattığı çıldırmışlıkla ateş etrafında anlamsızca dans edenlerin çirkinliği çok uzun sürmemiştir. biz şu an korkulu gözlerle izlediğimiz için bu dansı çok uzun sürdü gibi geliyor. şimdilik elimizden gelen tek şey, bizim kendimizi bu virüsten sakınıp o dansa katılmamamız.
kral franco döneminde real madrid takımı sarayın takımıydı. anlayacağınız o da francospordu. barcelona ise bugünlerde olduğu gibi, o günlerde de halkın takımıydı. o dönem, bu takımların madrid'de oynayacağı bir karşılaşma öncesi bir çok kural francospor lehine değiştirilmişti. barcelona her şeye rağmen maçı 2-1 kazandı.
bu akşam da türkiye saatiyle 23:00'da bu iki takımın maçı var. barcelona'ya en devrimci duygularımı gönderirim. francosporlular krala yaslanmasınlar yıkılırlar.
bir galatasaray taraftarı olarak da haykırıyorum ki, eyy başakşehir seni şampiyon yaptırmayacağız. aslan cimbom bu ligde oldukça sen şampiyon olamayacaksın.