londra'daki goldmiths üniversitesi'nde bu konu üzerine araştırma yapan bir ekip dile dolanan şarkılar listesinde 5000'den fazla şarkı tespit etmiş. bunların çoğu nakaratlar içeren basit şarkılardır.
nörolog oliver sacks, musicophilia adlı kitabında, dile dolanan şarkıların “beynimizin müziğe karşı aşırı hassasiyetini gösterdiğini” ifade ediyor. müzik tekrar içerir; dilmize dolanan şarkılardan kurtulmanın zorluğu da bundan kaynaklı olabilir. yani şarkının tümünü söylemekten ziyade hafızamıza takılıp kalan bölümlerini tekrarlayıp dururuz. bazıları şarkıyı baştan sona söylemenin takıntılı tekrarlardan kurtulmayı sağladığını söylerken, bazıları da bunun işe yaramadığını belirtmiştir.
bir şarkı sürekli dilinize dolanıyorsa, onu dinlemeden de, sadece adının geçmesiyle de dile dolanma durumu tekrarlanabilir. demek ki bu, geçici bir durum değil, uzun dönemli hafızayla ilgili bir olgu.
dilimize dolanan şarkılardan kurtulmanın en iyi yolu başka bir şeyle ilgilenmektir. bilişsel mekanizmamızın bir parçası olan ve sesleri hatırlama ve tekrarlama işlevi gören içkulağımız, dilimize dolanan şarkının etki alanına girmiştir. kontrolümüz altında olmayan bu alana istediğimiz kadar “kes sesini” diyelim, işe yaramayacak, belki de durumu daha da kötüleştirecektir. yapılacak en iyi şey, onu başka bir işle görevlendirmektir.