alternatif rock grubu.
verdiler altışar türk lirasını, içlerine oturdu herhalde adamların. "bu iş de iyi ha" dedi içlerinden biri. oradaydım. kafamı çevirip bir kez olsun bakmadım arka koltuktaki bu yeminli mali müşavirlere. ama elime kağıt kalem verin, kusursuz çizebilirim onları. cidden. "aha dedim frante, aha oğlum geliyor işte. aç kulaklarını!"
tek seferde 50 kişi atsa!
8 liradan 400 yapar.
günde 4 sefer yapsa.
yok yav 2 git gel işte.
bir de kendi kendilerini ikna ediyorlar. 4 dedi ya mesela... başta 4 sefere inanmıyordu aslında. sıra arkadaşından kaptığı bir bakış, bir göz teması ona cesaret vermiş olacak ki "2 gidiş 2 geliş işte yav" falan demeye başladı. birbirlerini coşturan müthiş uyumlu bir ekipti onlar.
-vergileri düş!
vergileri mi düşelim? şirketin muhasebecisi o sırada evde sucuklu yumurta yiyor ya da kumburgaz'da denize bakarak "girilir mi lan acaba:/" hesapları içinde, bizimkiler "vergileri düş!" diyecek kadar ileri gidiyorlar. bordrolar falan saçıldı ortaya. en sonunda aylık gelirin 24 bin tl olduğuna kanaat getirdiler. daha tecrübeli olduğunu konuşmalarından anladığım dayımız noktayı koydu:
-iyi para valla. eheh.
sevindi. neye sevindiğini düşünmeden kulaklığımı taktım, huzur içinde yolculuğuma devam ettim.