klişe ve gerçek sözlerden biri. bir şeyin klişe olması onun anlamını yitirmesine yol açmaz.
güç para olabilir, fiziksel durum olabilir, makam mevki, sosyoekonomik statü, alınan maaş, oturulan muhit, yaşanmışlıklar, sahip olunan maddi manevi özellikler ya da her neyse. kimisi paraya tapar, kimisi sahip olduğu mesleğe, kimisi okuduğu okula. oturup her kadının paraya taptığını söylersek zaten moronluk etmiş oluruz. ancak paranın bir kadının gözünde ekstra bir avantaj olduğunu düşünmemek de ayrı bir moronluk. paraya salt para olarak bakmamak, parayla birlikte elde edilebilen lüksler olarak da bakmak gerek.
bunun yanında bir erkeğin güce tapması durumu söz konusu değil maalesef. erkek güce tapmaz, güçlü olmaya çalışır. çünkü küçüklükten beri erkek güçlü olmak için yetiştirilmiş toplumda. öğretmen olmak zorunda, pilot olmak zorunda, astronot olmak isteyen bile var misal. kaç aile çocuğunu "oğlum ileride berber olacak!" diye yetiştiriyor? kaç aile çocuğunu askerlik yapmayan, doğru düzgün bir iş sahibi olmayan biriyle evlendirmek ister?
bütün bu doğanın gerçeklerini göz önünde bulundurmayıp işe dramatik gözle bakmak insanların kendini masumlaştırma çabasından başka bir şey değildir. 28 senelik hayatımda sık sık karşılaşmış olduğum bu örnekler insanların orospu çocuğu olabilme sınırlarının çok da uzakta olmadığını gösteriyor. hayat toz pembe değil maalesef.