nam-ı diğer endişe. olumlu ve olumsuz anlamda bilinen 2 türü vardır. en yalın haliyle; olumlu yöndeki kaygı, başta kendimiz ve sevdiklerimizin can güvenliği olmak üzere, pek çok konuda, yaşamımız boyunca dikkatli olmamızı sağlar, bizi motive eder. ki normal kabul edilen her insanın bu tip kaygıları olması gerekir. keza eğitim ya da iş yaşamında da, içinizde başarısız olacağınıza ya da işsiz kalacağınıza dair, "belirli düzeyde" kaygı taşımanız neticesinde motivasyon sağlarsınız.
ikinci tipi yani olumsuz kaygı ise, söz konusu kaygının dozunun artması ile ortaya çıkar ve "kaygılanmaktan kaygılanmak" noktasına kadar varan bir sürece neden olabilir. anksiyete bozukluğu denilen ve müdahale edilmesi elzem olan bu kaygı "evlerden ırak olsun" dedirten türdendir. genelde çocukluk çağlarında, ebeveynlerin biri ya da ikisinin birden, aşırı derecede "korumacı" ve "kaygılı" davranışlar sergilenmesi neticesinde oluştuğu söylenir. yani "aman dikkat et çocuğum, aman onu yapma evladım, bak, şöyle yaparsan böyle olur " tarzı yaklaşımlar, çocuğun zaman içinde benzer derecede kaygılar hissetmesine yol açar.