la ligne noire

cisi gelen sanat tarihcisi
grange'ın türkçeye "siyah kan" olarak çevrilmiş, her şeyin bir anda oldu bittiye getirilip kitabımızda bulunan anti-kahramanın aşırı zeki ve her şeyi yapabilecek güce sahip olduğunu anlatmak adına "e ama..." diyeceğiniz şeylere yer vermiş, benim için "olmamış bu" dediğim kitabı.

okuduklarım arasında en alt sırada yer alan bir roman.
aslında, bir katil belgeseli gibi, evet güzel tarafları yok değil, katilin neden, nasıl öldürdüğü, öldürürken hangi teknikleri kullandığı gibi detayları zihnimizde canlandırıp katilin psikolojisini anlama kısmını çok iyi başarmış yazarımız grange.

lakin, yapabildiği en iyi şey bu olmuş sadece.

benim için sürükleyiciliği yok kadar az, merak ettirecek elle tutulur 1-2 şey dışında devam etmeyi sağlayan merak yok.

bir de, açıklamadığı yerler var. oraları da üstte bırakmış, kitabını tamamlamış ve gitmiş gibi sanki.
bu başlıktaki tüm entryleri gör