Bu ifade bir tür iç tutarlılığı sorgular, zannedildiği gibi sadece namus-iffet kapsamında, yani kimin ne giydiği kimin kiminle seviştiği ile ilgili değildir. İslam özelinde konuşursak,uygulamalara dair mezhepsel bir bölünme söz konusu. Fıkhi mezhepler denilen bu yapılar birçok uygulamaya dair esası belirler. Hepsinin de çatısı İslam'ın ortak kuralları, ana duvarlarıdır. Mezhebi geniş olmak sınırları ve kuralları bu duvarları aşan ya da zorlayan davranışlar içinde olan insan için kullanılır. Netice itibariyle, din belli kural belli. Kurala uymamak başka şey kural budur demek başka şey. Uygulayıp uygulamadığın seni bağlar, ama asıl kural budur dersen bu eleştiriye açıktır. Gayrimüslime, inançsıza ya da inanç dünyası karmaşığa bu eleştiri yapılmaz mesela. Herkesin ahlakı kendinedir çünkü. Bunu geçtim, birçok milletin kendine göre adetleri vardır ki en modern halinizle size oha dedirtir. Ne onlar size ne de siz onlara ahlaksızlık atfedemezsiniz. Ama iç tutarlılık, topluluğun bireyleri tarafından sorgulanır, eğer başka bir değer iddia ediyorsanız. Yoksa kimin neye uyduğu kendini bağlar.
Bir de deve üstünde sikilme gibi enteresan fantaziler okudum. O kadar okuduk ettik ne fantaziler varmış la. İslam'ın tarihsel bir yönü vardır ve bunu ıskalayanlar Arap toplumunun gelenek göreneklerini İslam zanneder, oysa değildir. Tıpkı daha mübarek olduğunu zannedip Arap kıyafetiyle dolaşmak gibi. Halbuki o kıyafet sadece iklim etkisiyle giyiliyordu. Dini bir yanı yoktu. Yani sizin İslam a ait sandığınız bazı toplumsal adetler Arap toplumunun adetleridir. İslam kadını yüceltmiş ve yükseltmiştir o toplumda. Peygamberden hemen sonra birbirini kesip biçmeye başlayan bir topluluktan bahsediyoruz, yine iyi mesafe katetmişler bana göre. Bedevi denen adam öyle bir adamdır ki çomar dediğimiz insanın ellerini öpesiniz gelir karşısında.
Tanrı düşmanlığı kusmak için doğru bir konu değil bu konu özetle. Az ötede kusun da sözlüğü şu iğrenç kokuya boğmayın lütfen.