müze

cisi gelen sanat tarihcisi
benim nefes almak ve içimdeki tuhaf canavarı dışarıya çıkarmak için kullandığım mekanlar bunlar.
özellikle antalya müzesine gidip, saatlerce orada sergilenen antik roma sikkelerine ve heykellerine bakarken, onlara dokunma isteğime yenik üşüyor ve benimle aynı yere dokunan binlerce parmağı düşünüyorum, dokunan yerlerim hayat buluyormuş gibi hissediyorum.
bande a part'vari koşuyorum müzede, louvre'da koşamıyorum belki ama antalya müzesinde koşabiliyorum be!
bu başlıktaki tüm entryleri gör