selahattin demirtaş

turuncu gemi
cezaevinden, gündemi değerlendirmiş, halkların demokratik gülüdür.

''tahliyemi halktan istiyorum: ("tahliye talep etmiyorum" sözünün gerekçesi) bizim "sözde tutukluluk" kararlarımızı hâkimler vermiyor ki onlardan tahliye isteyelim. son kararı veren erdoğan'dır. ben de erdoğan'dan tahliye isteyecek değilim, ben tahliyemi halktan talep ediyorum. günü geldiğinde halk, "tüm siyasi rehinelerin" özgürlüğüne karar verecek. bunun için halk, kendi özgürlüğünün peşinden daha çok koşmalı ve mücadele etmeli. biz de bu mücadelenin bir parçasıyız. zaten demokrasi ve özgürlük ile akp-erdoğan zihniyeti bir arada ve aynı anda var olamaz. biri varsa diğeri yoktur. "bizim rehineliğimiz" ise akp'yi güçlendirmiyor, daha da zayıflatıyor.''

''bir defacik birleşsek sarsariz: hükümetin, yargıyı, parlamentoyu, medyayı, bürokrasiyi, üniversiteleri, iş dünyasını, sosyal yaşamı ve bütün nefes alanlarını teslim almış görüntüsü var. ve öyle bir hava yaratıyorlar ki sanki bin yıl daha böyle devam edecek. bakın, tüm samimiyetimle söylüyorum, akp bitmiş, tükenmiş, çürümüş bir partidir. bağırıp çağırıp, tehdit edip korkutmaya çalışarak bu durumlarının fark edilmesini önlemeye çalışıyorlar sadece. cumhuriyet tarihinin en fazla suça, günaha, vebale bulaşmış siyasi anlayışından korkmayın. bizler 82 milyon yurttaşız. el ele versek, bir defacık birleşsek bile iktidarlarını sarsarız. konuşmaktan, eleştirmekten, protesto etmekten, yazmaktan, örgütlenmekten korkmayın. neyse bedeli ödemekten de çekinmeyin, az kaldı çünkü. özgürlüğün de demokrasinin de şafağındayız. ilk sandıkla tarihe gömülecekler, merak etmeyin. bir arada, barış içinde, özgür ve eşit yaşamı mutlaka sağlayacağız.''
bu başlıktaki tüm entryleri gör