Hasta olduğum için bir süredir salona gidemiyordum. Bu arada da mevsim itibariyle kayıt olup, sonra uğramayan tipler yine türemiş. Bu tiplerin arasında da her zamanki gibi spor salonunda kızlar teklif ediyormuş kafasında birinin daha heder oluşuna tanık oldum.
Olay her zamanki gibi Bahsi geçen 'avcı' arkadaşın bir iki artistik hareketle oflayıp puflayarak kendi kendini gaza getirmesiyle başladı. O anda kafasında nasıl bir sahne oluşturdu bilmiyorum ama ağırlık sehpasına kasıla kasıla kuruldu. Tabii ki hoca ufak alıştırmalara uygun ağırlıklar takarken, o neymiş yaa tak tak bunlar benim için çocuk oyuncağı cümleleriyle havasını da atmıştı ki, takk hazin son; bir yiğit daha ağırlık altında ezilip tüm gazını oraya bıraktı. İşin daha komiği o kenarda sızlanırken vücut çalışan kız arkadaşım aynı ağırlığı iki nefeste tüy gibi kaldırıp attı. O nasıl bir mor surattır, o nasıl bir öfkeyle ayaklarını yere vurmadır. Sayesinde Günüm çok güzel başladı. Ey testosteron sen nelere kadirsin.
Söylemek istediklerimse, spor salonu ya da böyle ortamlar sosyalleşmek için değildir. Herkesin tek bir amacı vardır o da tabii ki spor yapmak. İnsanlar sizin ağırlık çalışmanıza bayılıp, size ilgi duymazlar allaseniz kendinize gelin.