Hayatımın en büyük pişmanlığını "bir yarim olsun isterdim, gül yüzü gülen" diye bağıra bağıra şarkı söyleyerek geçirdiğim gün.
Ulan zaten genimizde bir kenya, efendime söyleyeyim bir güney amerika tohumu yok; malzeme belli, sınırlarımız kapasitemiz belli, tüm bu rezilliği örtbas edecek bir deri parçası var ve onu oradan canlı müzik, rakı, eş, dost, akraba eşliğinde kesiyor ve kutlanmasını yapıyorsun.
Ne bu sevinç? Hayır elalemin sevinmesi bir yana benim de bu durumdan çok memnunmuş gibi çılgınca ayna ve haluk levent repertuarından yardırmalarıma bu yaşıma geldim hâlâ anlam veremiyorum.
Kandırıldık.