mezarı 1922'de krallar vadisi'nde keşfedilen, eski mısır'ın en ünlü firavunu.
eski mısırlılar, ölümden sonra hayatın mümkün olduğuna inanırlardı ve bunun da ancak vücudun canlı halinde olduğu gibi korunmasıyla mümkün olduğunu düşünürlerdi. bu inanış onların yapay mumyalama bilimini geliştirmelerine neden olmuştur.
mumyalama, vücudu natron tuzunda kurutmayı, sonrasında vücudun şeklini koruması için bandajlarla sarmayı içerirdi. vücudun iç organları mumyalama işleminin başında çıkarılırdı ve ayrı ayrı korunurdu. beyin, o zamanlarda işlevi bilinmeyerek, kenara itilmişti. kalp ise beyin yerine düşünme organı olarak görülmekteydi; ölümden sonraki hayatta gerekli olabilirdi. bu nedenle kalp yerinde bırakılırdı ve kazayla çıkarılırsa, orijinal yerine olmasa bile, hemen geri dikilirdi.
her nasılsa, tutankhamun'un kalbi yoktur. onun yerine kolye şeklinde, üzerine cenaze büyüsü işlenmiş bir bok böceği konmuştur. bunun cenazecilerin dikkatsizliğinden kaynaklandığı ya da tutankhamun'un evden uzakta öldüğü ve vücudu cenazecilere ulaşana kadar kalbinin korunmak için çok fazla çürümüş olduğu düşünülmektedir.
ek olarak, tutankhamun dünyanın en pahalı tabutuna gömülmüştür (bugünkü değeri 4,5 milyon türk lirasından fazladır) ve krallar vadisindeki en küçük asil mezarına sahiptir.