Tahta geçtikten sonra sürgüne giden babasının esas ölüm sebebinin hastalık olmadığı rivayeti vardır. Baba bedduası aldığına dair inanışı da bu rivayetler besler.
Resmi, Şah İsmail'le karıştırılır. Bu da normal çünkü fiziksel bakımdan birbirlerine benzerlermiş.
Minyatürlerde şöyle betimlenir:
zenginsozluk.com/foto
Halifeliği Mısır'dan alıp Osmanlı'ya getirdiği tespiti, son 2-3 yüzyıla mahsustur. Osmanlılar kendilerini zaten halife (emirü'l-müminin) sayardı. Yavuz, halifelikte iddialı olan Abbasilerin sıfatına son vermiştir.
Son halifeyi Mısır'dan alıp İstanbul'a getirdiği kayıtlarda nettir ama sonrası muğlaktır. Öldürdüğünü söyleyenler de vardır. Daha makul bir analiz, ona ve onun soyundan gelenlere çeşitli mülki amirlikler vererek soyunu Osmanlı toplumuna dağıttığı yönündedir. Nitekim son Rum imparatoru Konstantin'in soyundan gelenlere de Fatih öyle yapmıştır. Bu sayede Fatih Kayzer unvanını kullanabildiği gibi Yavuz da halife unvanını, bu sefer (Sünnilerde) hiçbir rakip olmadan kullanabilmiştir.