Her şey zoruma gidiyor,
Kaldırımlar, ay ışığı ve yıldızlar,
Umutlarım,
Eriyip giden kar taneleri gibi
Bir bir yok olurken,
Sen, duygularımın prensesi,
Sen de zoruma gidiyorsun.
Hayallerim, gözyaşlarım, gözlerin,
İnan bana içimde büyüyorlar.
Yalnızlığımı anlamadan,
Umursamadan anlamsızlığımı
İşte, yine gidiyorsun.
Ben kapılar kapadıkça yalnızlığın üzerine,
Sen, gözlerinin mührünü çekip alıyorsun içimden.
Öyleyse kurtulmalı mı senden,
Yoksa göze mi almalı çaresiz
Yanmayı ateşinden.
Bir tek ben miyim yenebildiğin?
Ya da
Aşkına göğüs gerebileceğini bildiğin.
Bir farkım var demek ki,
Sevinmeliyim öyleyse.
Çekilmeye değer tek acı aşksa,
Durmalıyım karşında,
Aşkına göğüs germeliyim.