zengin sözlük yazarlarının karalama defteri

dirsegi iskemleye dayali
Böyle rüya mı olur lan?

Neyi sevdiğimi bilmiyorum ben. Mesela derin bir problemim var çözemediğim. Her zaman da karşıma gelir. En geç geldiği zamanlarda bile iki gün sürer bekletmesi. Boş işlerle uğraşmayı severim. Takip ederim bende onun geliş-gidişlerini. Neyse söyleyeyim de bilin. Alkolle aram hiç kötü olmadı, yani ona karşı cephe almadım hiç. Belki babamdan veya ne bileyim çevremden. Alkolle düzenli ilişkimi, düzenli bir ilişkim olana kadar inişli-çıkışlı ama alt ve üst limitlerinin farkında olarak devam ettirdim. Bir gün düzenli ilişkim oldu, sonra bu düzenli ilişki sırasında düzensiz bir alkol düzenim oluşmaya başladı. Bende bu kadar düzenin olduğu bir yerde bekaretimi koruyamadım. Alkol alışlarım sıklaştı, ama hayatıma giren kadın ile ilgili değildi bu. Etkisi şöyleydi; Onunla içmeyi çok sevdim önceleri. Bir duble içerken, onun kadeh tutuşu ile iki duble içmiş hissederdim kendimi. O kadar naiftir ki, hele de rakıyı içişi. Sonra o ben kadar çok içmek istemedi, ama beni kendisinden de mahrum bırakmak istemedi ve alkol içmeden eşlik etti bana. Bende onun bana alkolsüz eşlik etmelerini sevmeye başladım. O masa da konuştuğumuz her şey çok önemli, çok derin gelirdi bana hep. Sonra beni yalnız bırakmaya başladı masa da, ben içerken aynı oda da ama kendi işleri ile ilgilenmeyi tercih etti. Bende onun yanımda olup benimle ilgilenmeyişini sevmeye başladım. Orada ara sıra kafasını kaldırıp bana bakması, burada olup olmadığımı, sarhoş olup olmadığımı kontrol etmek için göz süzüşleri içimi gıcıklıyordu. Bu geçirdiğimiz evreler epey bir zaman aldı. Üç yıl falan belki de.

İnsan uzun bir ilişki yaşıyorsa, avantaj ve dezavantajlarını hassas bir terazide tartmayı öğreniyor. Değerlerin değişiyor, sen değişiyorsun. İnsansın işte, her gün büyüyor ve gelişiyorsun. İlla olumlu olmak zorunda da değil.
Neyse uzatmayayım artık. Bu özneleri sabit, duyguları değişik konular silsilesi epey sürdü ve değiştik. Değişir insan, değişmeli. Konu benim içerken melankolikleşmeme vardı bir gün. Normaldi buralara gelişi, önceleri çok algılayamadım bu tartışmaları. 'Toplumdan soyutlanmadık ya melankolik olduysak' dedim hep. Gel zaman git zaman ikna ettim onu, ama bu ara bu tartışmaların hepsi bir değişim sürecinin parçası oluyormuş. Bunu o günden önce anlayamıyor insan. Şey gibi mesela, yıllarca Ege'de yaşıyorsun. Sonra yavaş yavaş kuzeye çıkmaya başlıyorsun, kuzey illerinden yaşamaya başlayınca brokoliye özlem duysan bile hamsi yemeye başlıyorsun. Brokoliyi unutmazsın hiçbir zaman, ama hamsi buğlamanın güzel olduğunu kabul edersin artık. Peki kuzeye gitmeden önce seviyor muydun taze hamsi buğlamayı? Bunu kuzeyde yemeden önce bilemezsin.

Bugün artık değiştim tamamen ve hala süren bir değişimin parçasıyım biliyorum ama sonunda ne olacağıma dair hiçbir bilgim yok. Ama içinden çıkamadığım problemim şu;
ben içki içmek için mi düşünmek istemediğim şeyleri düşünmeye başlıyorum, yoksa düşünmek istemediğim şeyleri düşünmeye başladığım için mi içme isteğim uyanıyor?

Ben bunun cevabını hala veremedim. Sanırım bu da değişene kadar veremeyeceğim. Ama cümleden anlaşılacağı üzere içmeye devam ediyorum ve ediyor olacağım. Düzensizce…

Rüyamı sanırım sonra anlatmak zorunda kaldım.
bu başlıktaki tüm entryleri gör