sanırım istanbul türkçesiyle söylenişi "akgül", aşık veysel şivesiyle "ağgül" olan çok güzel bir kadın ismi. son iki gündür büyük ozanımız veysel'in bu türküsünü günün ve gecenin değişik zamanlarında kendime saplamaktayım. hayır yahuu, akgül diye bir kadına aşık falan olmadım, akgül diye kimseyi tanımıyorum bile, hem delirdim mi ki ben bu yaştan sonra bir insana aşık olayım. ama farz-ı misal oldum, bir kızım olsun ve ismi "ağgül duygu" olsun diye hayallere dalıyor insan işte. hayal kurmak mı daha büyük delilik, aşık olmak mı? aslında ikisi de aynı şey mi? peki bir offf çeksem karşıki dağlar yıkılır mı?