biten ilişkiye tutunmak yosunun kayaya tutunuşunu gibi bir şey. ıslak, kaygan bir zemin ne kadar huzur, güven, mutluluk verirse, bitmiş ilişki de kişiye o kadar güven verir. kişiler hesabı ödeyip, payına düşeni almayı bilmeli. ama insanlar yalnız kalma riskine girmektense muhtaç olmayı seçiyorlar. kendilerini taşıyacak olduklarına inandığı kişinin sırtına sinek kurtları gibi yapışmayı aşıklık sanıyorlar. çok mu zor başka bulutların arasında yalnız dolaşmak, çimenler de oturup kargalarının uçuşunu izlemek, kayalıklara çıkan fok balıkları gibi denize yürümek ?
biten ilişkiye tutunmak
'Sevişecek başka kimse bulamam' çabası olabilir. Tabii son raddeye kadar sevişiyorlarsa.
Evlilikte deneniyorsa çok fena. Düzelir diye beklerken bir bakmışsın ki ömür geçmiş orta yaşlara gelinmiş.
O saatten sonra artık hep kendinden vermeye başlarsın
O saatten sonra artık hep kendinden vermeye başlarsın
Acizliktir.
"kuşkuların gecesinde sönen ışık huzmeleri " böyle demişti bir yazar. Anılara ve acılara rağmen gökte yıldızlar gibi orada öylece durur güvenmişliğin ve sevmişliğin parıltıları. Kuşkuların karanlığına rağmen içimizi aydınlatır. Kuşku yerini inanca bıraktığında bütün ışık huzmeleri sönmüş olur. İşte o zaman gecenin en karanlık yerindeyizdir.