sadece hikâyeler yazmıyordu. düzenli bir biçimde günlük de tutuyordu. ve şaşırtıcı bir biçimde askerî bir disiplinle mektuplar yazıyordu, bilhassa kadınlara, hayatı boyunca doğru dürüst ilişki kuramamış olduğu kadınlara.
kadınlar yazmasına yardımcı olduğu ölçüde onun yaşamında yer alabiliyorlardı. kafka sürekli yazıyordu. ama çoğunlukla kadınlara, zihnini tetikleyebilecek kadınlara.
ein käfig ging einen vogel suchen.
onun en sevdiğim sözlerindendir.
bir kafes bir kuş aramaya çıktı.
kafka yazdığı/yazabildiği takdirde yaşadığını hissediyordu.
yaşamak için yazmaya ihtiyacı vardı.
işte bu yüzden kafesleyecek bir kuşa ihtiyacı vardı. bu amacına ulaşabilmek için de harekete.
oysa kafes sabit iken, kuş hareket halindedir.
kafka hareket etmeyi bilmezdi ki!
yapabileceği tek şey kapısını açık tutmaktı. bir de ağır gövdesini mümkün mertebe kımıldatmak, ne kadar mümkünse o kadar kımıldatmak.
sevmeye ve sevilmeye hasret bir ruhtu onunkisi.
biraz yaşam enerjisi, hepsi bu!
çürüyen akciğerlerine inat, nefes almasını sağlayacak başka bir nefes.
muhakkak prag'ı görmelisiniz. kafka'nın zindanını...
rutubet kokan bir şehir prag.
bir kafes gibi.
kafka gibi.''