birkaç tane oldukça yararlı olduğunu düşündüğüm teknik var.
- öncelikle foto; öğrenmemiz gereken şeyi beynimizde bir fotoğraf ile ilişkilendiriyoruz. sonra atıyorum golgi cisimciği mi ne öğreniyorsak, öğrendiğimiz şeyleri yine fotoğrafa ekliyoruz kendimizce görüntülerle. baya hoş, ama öğrenilmesi gereken çok fazla şey varsa biraz zor.
- kategorileştirme. beyin direk yardımcı oluyor bu konuda zaten. en çok kullanılması gerekenlerden.
- pegward sistemi denen bir nane var, o da tatlış. bunda da zaten bildiğiniz bir 'liste', 'kategori' falan bunlara öğrendiklerimizi bağlıyoruz. misal domates biber patlıcan. bunun sıralamasını da unutmayız, kendilerini de unutmayız. atıyorum 3 tane hıyar latince kelime öğrenmemiz gerekiyor, domates'e biber'e patlıcan'a ayrı ayrı bağlayıp sonsuza dek beynimizde tutabiliyoruz.
- benim en sevdiğim; loci metodu. bu biraz sherlock'taki 'mind palace' denilen şeye benziyor. öğrenilmesi gereken, akılda tutulması gereken şeyleri; atıyorum her gün eve dönerken istisnasız gördüğümüz şeylere bağlıyoruz. köşeyi dönerken gördüğümüz çiğ köfteciye bir konu, biraz ilerideki yol ayrımındaki butik bir konu, onun ilerisindeki kırılmış sokak lambasına başka bir konu, falan filan. baya hoş bir metod açıkçası bu.
tabi bunlar daha çok öğrenme odaklı metodlar. safi ezber için apayrı şeyler var, dünya ezber şampiyonlarının kullandığı çok çılgın teknikler falan var. var anasını var.
- öncelikle foto; öğrenmemiz gereken şeyi beynimizde bir fotoğraf ile ilişkilendiriyoruz. sonra atıyorum golgi cisimciği mi ne öğreniyorsak, öğrendiğimiz şeyleri yine fotoğrafa ekliyoruz kendimizce görüntülerle. baya hoş, ama öğrenilmesi gereken çok fazla şey varsa biraz zor.
- kategorileştirme. beyin direk yardımcı oluyor bu konuda zaten. en çok kullanılması gerekenlerden.
- pegward sistemi denen bir nane var, o da tatlış. bunda da zaten bildiğiniz bir 'liste', 'kategori' falan bunlara öğrendiklerimizi bağlıyoruz. misal domates biber patlıcan. bunun sıralamasını da unutmayız, kendilerini de unutmayız. atıyorum 3 tane hıyar latince kelime öğrenmemiz gerekiyor, domates'e biber'e patlıcan'a ayrı ayrı bağlayıp sonsuza dek beynimizde tutabiliyoruz.
- benim en sevdiğim; loci metodu. bu biraz sherlock'taki 'mind palace' denilen şeye benziyor. öğrenilmesi gereken, akılda tutulması gereken şeyleri; atıyorum her gün eve dönerken istisnasız gördüğümüz şeylere bağlıyoruz. köşeyi dönerken gördüğümüz çiğ köfteciye bir konu, biraz ilerideki yol ayrımındaki butik bir konu, onun ilerisindeki kırılmış sokak lambasına başka bir konu, falan filan. baya hoş bir metod açıkçası bu.
tabi bunlar daha çok öğrenme odaklı metodlar. safi ezber için apayrı şeyler var, dünya ezber şampiyonlarının kullandığı çok çılgın teknikler falan var. var anasını var.