okuduğundan çok konuşursan boş yapmaya başlarsın

azrailin regl donemi
tarafımca dibine kadar tecrübe edilerek varılmış kesin sonuç.

okuduğundan çok' kısmı ise yarı yarıya gerçekçidir.
inanın bana dostlar sonuçları benim için ağır oldu. sebepler ve nedenler ile açıklayacağım. olumsuz olaylar olmasaydı elbette bu mümkün olmayacaktı.

2016 sonları. eylül ayı itibariyle asosyal olmaya başlamıştım. ki bu ara sıra isteyerek ya da şartlar gereği yaptığım bir şeydir. sözlük ortamlarına veda edeli 6 ay felan olmuştu. o sıralar uludağ sözlüğü bırakmadan önce tanıştığım bir arkadaşımla sözlük radyosunda yayın yapıyorduk haftada bir gün. hayatım günlük rutin işlerim, sevgilim ve sözlük radyosu üçgeninde dönüyordu. fazlasıyla ketumdum. ayrıntılara takılan ve bunu konuşan biri değildim. ama aniden gevezeye dönüştüm.

derken 2017 şubat ayında sevgilim beni terk etti. tamamen güvenmişken böyle bir şey beni fena halde yıktı. bu acıyı yaşayanlar iyi bilir. bu olayın hemen ardından aylar önce bıraktığım sözlüğe geri döndüm ve her yönden kendimi saldım. asosyal konuma geçmiştim o dönem ve birileri olsa bile derin derin anlatmak mümkün olmayacaktı. anlatmaya fena halde ihtiyacım vardı. sözlüğe girer girmez önüme gelenle mesajlaştım. benzer olayları yaşayanlara sayfalarca anlattım mesaj yoluyla yüreğimi ezen bu anımı. detaylı detaylı bokunu çıkarasıya hem de. ve bu süreçte radyoya da devam ediyorduk. detaylı anlatmaktan mıdır bilmem ayrıntılı düşünüp yorum yapmaya başladım her konuya ve olaya. radyo da böylece daha da canlandı. 2 bazan da haftada 3 gün 3er saat yayın yapmaya başladık. süper sohbet dönüyordu her şeyi konuşuyorduk. neredeyse hep ben konuşuyordum zaten. karşımdaki pek konuşmazdı. yayınımız tutunca işi baya ciddiye almıştık.

bu arada sözlükte mesaj yoluyla anlatmaktan yorulunca her mesajlaştığıma ilk 10 dakikada numaramı gönderiyordum isimlerini cinsiyetlerini bilmeden. öyle ki bir süre sonra telefonum susmaz oldu. evden de çıkmıyordum. yeri geldi 15 gün hiç çıkmadım dışarıya.

insan çevresindeki insanlarla genelde günlük konulardan konuşur. iş ve ev üzerine felan işte. ama anonim olarak uzaktaki insanlarla ister istemez bilgi içerikli veya kişisel derin konulardan konuşuyor. işte bunu çok fazla yaptığında yıpranıyorsun. müşteri temsilcilerinin yaşadığı sendromun aynısını yaşıyorsun.

sözlükteki telefonlaşmaların üzerine bir de sözlüktekilerle sanal uygulamalar ile zirveler düzenliyorduk. eh haliyle çenesi düşük ben en çok konuşan oluyordum. uzun süre sohbet süper gitti.

ama yılı yarıladığımızda artık ben bitmiştim. radyo işi de tabi. en basit mevzuda bile cümle kurma şeklim değişmişti. konuşmam öyle bozuldu ki artık boş yapıyordum. tekleyerek, kelime seçiminde duraksamalı ve hatalı bir konuşmacı olmuştum artık. kafam bomboş olmuştu ve konuşabileceğim ne bir fikrim ne de yorum yapabilme becerim kalmıştı.

sohbet etmeyi seviyor olabilirsiniz ama bokunu çıkartırsanız asla bu böyle gitmez. sevgilinizle telefonda saatlerce konuşurken sevgiliniz, diksiyonunuz ile sizin aranıza girebilir.

konuşmak mühim şey. onu ortalık malı yapmayın. bedeli ağır ödeniyor.

bu başlıktaki tüm entryleri gör