ölümden sonra yaşam

turuncu gemi
popüler kültürde ''dönülmez akşamın ufkundayız'' diye bilinen ''rindlerin akşamı'' şiirinde yahya kemal beyatlı şunları yazar;

dönülmez akşamın ufkundayız.vakit çok geç;
bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
geçince başlayacak bitmeyen sükunlu gece.
guruba karşı bu son bahçelerde, keyfince,
ya şevk içinde harab ol, ya aşk içinde gönül!
ya lale açmalıdır göğsümüzde yahud gül.

evet şairin dediği gibi ''cihana bir daha gelmek hayal edilse bile, siz yine de fazla avunmayın böyle bir teselli ile''
öteki tarafta bir hayat yok. bunun avuntusundan vaz geçip tek ömrümüzü mümkün olduğunca onurlu, düşmeden ve kimseyi incitmeden yaşamakta yarar var. hak yemeden ve zerre hakkımızı yedirmeden yaşamakta ustalaşabileceğimiz kocaman bir ömür.

cennet, cehennem diye bir yerler yok demiyorum. elbette var. fakat ömer hayyam'ın da dediği gibi;

yaşamın sırlarını bilseydin,
ölümün sırlarını da bilirdin,
bugün aklın var bir şey bildiğin yok,
yarın akılsın neyi bileceksin?

hayyam usta beni bağışlasın fakat ben bu yaşamla ilgili kesin bir fikre vardım. o da cenneti, cehennemi yaşamak için ölmeyi beklemek faydasız. iki yaşam da bu dünyada. iki yaşamı da yaratabilmek bizim elimizde.