son dönem kapitalist modernite, sıradan insanın hayatını bir pembe dizi gibi yaşamasını dayatmaktadır. sürekli bir kaos, ulaşılmaz olanı isteme, bir gün bir mucize olacağına inanma, ulaşılmaz olana bile ulaşınca bundan gelen tatminsizlik duygusu, aptal bir kısır döngü, kalitesiz dramlar.
bu sistem, modern insanın bütün gerçeklik algısını yıkmış, ruhunu emmiş, rasyonelitesini çalmıştır. yaşam içinde birey başta kendisine olmak üzere her şeye yabancılaşmıştır.
toplumumuzun çok büyük bir kesimi asgari ücretli emekçilerden oluşmaktadır. lakin insanlar yoksulluklarına yabancılaştıkları ölçüde sınıf bilincini de kaybetmektedirler. borç harç, akıl almaz banka faizlerini göze alıp gelirlerinin üç katı bir hayat yaşamaktadırlar. bu kendilerine ait olamayan bir yaşamdır.
toplumun bu kadar önemli bir bölümünün kendilerine ait olmayan hayat sürdüğü bir dünyada saygı gibi en yüksek yaşam erdemlerinden birinin çürümesi normaldir.
saygının kaybolmasından daha fecaat olan durum, saygının form değiştirip riyaya dönüşmesidir. daha sıklıkla da, güce tapmaya dönüşmesi.
bu sistem, modern insanın bütün gerçeklik algısını yıkmış, ruhunu emmiş, rasyonelitesini çalmıştır. yaşam içinde birey başta kendisine olmak üzere her şeye yabancılaşmıştır.
toplumumuzun çok büyük bir kesimi asgari ücretli emekçilerden oluşmaktadır. lakin insanlar yoksulluklarına yabancılaştıkları ölçüde sınıf bilincini de kaybetmektedirler. borç harç, akıl almaz banka faizlerini göze alıp gelirlerinin üç katı bir hayat yaşamaktadırlar. bu kendilerine ait olamayan bir yaşamdır.
toplumun bu kadar önemli bir bölümünün kendilerine ait olmayan hayat sürdüğü bir dünyada saygı gibi en yüksek yaşam erdemlerinden birinin çürümesi normaldir.
saygının kaybolmasından daha fecaat olan durum, saygının form değiştirip riyaya dönüşmesidir. daha sıklıkla da, güce tapmaya dönüşmesi.