boşanırken ölüyorum sanmasından olsa gerek ceketi hariç mal mülk ne varsa her şeyini bırakmıştı vassaf. can ciğer dostum tabir edilen türdendi ilişkimiz. bir mektup bırakmış kanserden öldüğünde; ayrılırken bırakamadığı ceketinin cebinde bulduk. "hiç kimseye hiçbir şey bırakmamanın hafifliği ile ölüyorum bu benim hayattaki en büyük mutluluğum." cenazelerden asla hazzetmeyen ben saatlerce oturdum mezarının başında.
naif bir insandı. kalenderliğin kalesiydi gözümde. yalanına şahit olmadım, hak yediğini hiç görmedim. ölürken onun onda biri kadar mutlu olabilmek tek dileğim.