üniversite hatıraları

Askerlik hatıralarıyla yarışan cinsten hatıralardır ve adı üstünd üniversite döneminde geçen günlere dair anılardır.

Çok var da bir tanesini anlatayım; neredeyse herkesin birbirini tanıdığı şirin bir mekandayız ve çevremdeki herkes hafif çakır keyif. Sonra arkadaşlardan biri lavaboya gitmek ister ve tam kalkarken benim yanımdaki arkadaşın üstüne kusar. Tabi üstüne kusulan arkadaş da hafif kafası güzel olduğundan başta bir şey anlamaz ama bizim tepkilerimizden sonra hafifçe ayağa kalkar, lavaboya kendisi gider ve kafasını yıkar geri gelir sonra devam. O kadar da naif bir arkadaş işte, hiç kızmadı olur öyle dercesine geceye devam etti. Aklıma başkaları da geldikçe yazmaya devam.

Sadece mezuniyet partisini akla getirir. Eğer parti bir teknede olacaksa ve o tekne bütün gece İstanbul boğazı'nda dönüp duracaksa, fazla içki tüketilmemelidir.
üst kattan eğilip kusanlar mı ararsınız? Yoksa sızıp merdivenlerde uyuyanlar mı? Erkek arkadaşımı kıyıda unutan kaptan mı? Bilumum rezillikler... Hatıradan çok kabus diyebilmek mümkündür.

Birinci sınıfta iken bir hocamız laboratuvarda kullanılan malzemeleri öğrenmemiz için ödev vermişti. Bütün malzemeleri ve ne işe yaradıklarını yazarak hocaya teslim edecektik. Ben de kopyala yapıştır yapıp ödevi hazırladım. ancak gözümden kaçan bir şey vardı...

zenginsozluk.com/foto
Pipet'e garip bir tanım yapmıştım. İşin ilginç yanı benim ödevi sınıftan iki kişi de fotokopi çektirmişti. Ödevi teslim ettikten sonra diğer dersine gitmedim. Hoca o hafta putintin kim, bu ödevi hazırlarken ne yapıyordu diye sormuş. Allah'tan derse gitmemişim... Ödevimi geri aldıktan sonra 30 aldığımı gördüm.