Ne çocukluğumda ne de ergenliğimde büyük başarısızlıklar yaşadım. Hatta ve hatta ufak ya da büyük tüm başarılarımda aynı dozda mükâfatlandırıldım. Bu zevkten hiç mahrum kalmadım. Bundan dolayı da başarısızlığa asla tahammülüm yok. İşimde, evimde, dış ilişkilerimde, hiç.
Fakat bu sefer korktuğum başıma geldi, başaramadım. (bkz:#14551)
Başaramamanın acısı ayrı, kaybettiğim şeyle kurduğum duygusal bağı içimden kolayca atamayacağımın bilincinde olmanın acısı ayrı yerlerden saldırıyorlar. Göğsüm sıkışıyor, bu kadar zayıf düşmeyi gururum yemiyor. Keşke hiç kalkışmasaydım buna. Keşke onu uzaktan severek aşkların en güzelini yaşasaydım. Keşke onu mutlu olduğu yerde bıraksaydım, o minicik şeyin hayatını değiştirmekte bu kadar aceleci olmasaydım.
Yani, başaramadım!
tebrikler, başaramadınız.