karalama defterim 2
Kafasının içinde ki şeyleri düşünmek istemiyordu, çoğu zaman başarılı olamıyordu bu konuda, zaten hayatının büyük çoğunluğu sinir krizleriyle geçmişti. kimseye bir şey anlatmıyor, kendi kurduğu olayları kendi kafasında yaşıyordu. zamanın da uyuşturucu ve bir sürü kafa yapıcı ilaç içmişti ama hiçbiri 21.yy insanın yaptıklarını unutturmaya yetmemişti. zamanın da ailesi tarafından götürüldügü psikologa saldırdığı aklına geldi, yataktan kalktı, bir kaç not alıp, uzun uzun notlara baktıktan sonra, yazdığı her şeyi şömineye attı. o alevleri izlerken aldığı haz yüzünde tebessüm oluşmasına neden oluyordu. dünya da onu gülerken gören kimse yoktu, karşısında duran şömineden başka.
kendi iç sesiyle konuşurdu, sürekli bir sorgulama halindeydi. hayatta her şeyi sorgulamasını ona babası söylemişti. zaten insanlardan kendisini soyutlamasıda babasının verdiği öğütler çok etkili olmuştu. 21.yy insanın girdiği pislik çukurundan kendisini çıkarmaya çabalasada başaramamıştı lakin çukurda kaçıcak boşluklar buldukça en derine ilerlemeyi sürdürüyordu. bazen hızlıca gelen tranvay yoluna atlamak istese de buna cesaret edememişti. hem gerizekalı bir televizyoncu çıkıpta sevdiği kız yüzünden intihar etti derse bu onun hayatında ki en büyük çaresizliği olurdu. çünkü o, intiharı ancak ve ancak kendisi için yapardı, 21.yy insanları gibi ego doluydu. hayatta kimseyi sevmemişti zaten, çok küçük yaşlarda insanlardan soyutlamıştı kendini. kendisine kaçıcak yol olarak yazı yazmayı bulmuştu ve yazılarını kimseyle paylaşmıyordu. insanlara iyiliği dokunsun istemiyordu, belki bu yazılar sayesinde bir kaç kişinin hayatı değişir ve güzelleşir diye düşündü ve yazılarının üzerine hiç düşünmeden sigarasını atıp yaktı. bencil biriydi. ve inanın bana bu insanlardı onu bu bencilliğe sürüklüyen...