zamanı durduruyorum, benliğim akıyor o ana
aşkın tutkusu ile sarılmış kırmızının arasında,
siyah beyaz bir gelgitin uzantısını yaşıyorum
bir firuze taşının renginde huzurla soluklanıyorum
kolların açık gökyüzüne karşı, o kadar davetkar
kayboluyorum kucağında, tüm bedenimle
o kadar küçüldüm ki sığıyorum avuçlarına
yanakların kıskandırır, ulaşılmaz zirveler
bir küçük damla gibi düşüyorum ellerinden, dokunuyorum ihtişamlı gözlerine, parlıyorum;
ardından süzülüyorum yanaklarından aşağı,
ulaşıyorum; suskun, beni kabul eden dudaklarına..