"tüm hayvanlar eşittir ama bazıları daha eşittir" sözü gibi çok ciddi hicivler barındıran okurken bana kendini troçkist hissettiren kitaptır.
animal farm
üstü kapalı bir biçimde sovyet devrimine eleştiriler içeren, george orwell'ın diğer başyapıtından biri olan 1984'e nazaran kolay okunur ve anlaşılır roman.
kitapta yer alan karakterler o döneme ışık tutuyor. ve hattâ o dönemdeki karakterler ve figürler yahut topluluklardan direk olarak alınmıştır da diyebiliriz. kartopu'nun lev troçki, napolyon'un josef stalin, yaşlı mayor'un ise vladimir lenin ya da karl marx'ı temsil etmesi bu alınmalara örnek olarak verilebilir.
kitapta yer alan karakterler o döneme ışık tutuyor. ve hattâ o dönemdeki karakterler ve figürler yahut topluluklardan direk olarak alınmıştır da diyebiliriz. kartopu'nun lev troçki, napolyon'un josef stalin, yaşlı mayor'un ise vladimir lenin ya da karl marx'ı temsil etmesi bu alınmalara örnek olarak verilebilir.
ismine aldanarak 11 yaşında ki kuzenime bu kitabı almıştım. 1 hafta sonra bize geldi, abi türkiye'nin sosyo-ekonomik hamleleriyle ilgili ne düşünüyorsun diye sordu.
bu soruyu duyduğu an eniştem felç geçirdi, teyzem bizim çocuk dahi oldu diye sevinirken yere düşüp kafasını çarparak öldü. ulan minnacık kitapla bir aileyi parçaladım, bak yine duygulandım... ah enişte ne vardı bu kadar şaşıracak.
bu soruyu duyduğu an eniştem felç geçirdi, teyzem bizim çocuk dahi oldu diye sevinirken yere düşüp kafasını çarparak öldü. ulan minnacık kitapla bir aileyi parçaladım, bak yine duygulandım... ah enişte ne vardı bu kadar şaşıracak.