Her ne kadar tribün çekimi olsa da şunu anlıyoruz, şimdiye kadar belediyede ki üst düzey kesim antrikottan aşağıya yememiş demek ki, işçiye musakka idareciye antrikot şeklinde devam etmiş bir düzen varmış bunca yıldır. Bu küçük ama güzel detayla "patron hükümeti" önermesini birleştirdiğimizde herkesin ağzındaki klasik "zengini zengin fakiri fakir eden hüküme" tanımlamasına oturduğunu düşünüyorum. Geçen gün bazı belediyelerden bir çok işçinin çıkarıldığına ağlayan yandaş bir radyo programını dinlemiştim. O detayı da birleştirince, taşeronluk dediğimiz sistemle hem yandaşlıkla belediyelerden haksız rekabetle iş alıp hem de işçinin emeğini oturduğu yerden sömüren tiplerle kaybedilmiş belediyelerdeki bağlarının kopacağını umut ediyorum. İnternet trollerine aktarılan kaynağın da belediyelerden gittiği ile ilgili şeyler okudum nette tabi ama iddia bunlar. Lets get over with it.
birine antrikot birine musakka olmaz
Ekrem İmamoğlu belediye mutfağına uğradığında “Yemekte ne var?” sorusuna çalışanın “Yemekte patlıcan musakka sizin için de antrikot var” demesi üzerine kullandığı ifade. Devamında “Yanlış. Bir dahakine aynı gelecek.” demekte.