çocukken yanlış bildiklerimiz

monster degree
Çocukken, çocukluğun verdiği tecrübesizliği yine çocukluğun verdiği hayal gücüyle birleştirerek kafamızda yarattığımız ve doğrusunu öğrenene kadar da inandığımız yanlışlardır.

Ben mesela camide ezanı bizzat Allah okuyor sanırdım. Hatta hayalimde nasıl göründüğü bile çok net aklımda. Upuzun beyaz sakalları, koni şeklinde şapkası falan...

Neyse ki çarpılmadım, iyiyim hâlâ.
azrailin regl donemi
hayatı tamamen yanlış anlamaktır.. mesela.

belki siz de çocukken benim gibi düşünmüşsünüzdür. ben de her çocuk gibi hayal kurardım. kurardım, hiç bir şey yapmadan öylece ayağıma gelecek her istediğim sanırdım. sonra biraz büyüdük ve anladık ki harekete geçmek lazımmış. ne kadar masummuşuz lan. bir de öğretilmiş ve aslında yalan olan hayat zorlukları zamazingosu var. ben asla inanmıyorum bunlara. aslında çabalayınca insanın başarısız olması zor değil. yeter ki kendine gereksiz zincirler takmasın.

ben içimdeki çocuğu öldürmedim. önüme yığılmasına izin verdiğim molozları da kısa sürede temizleyeceğim.

bir de çocukken hep öyle kalacağımızı sanırdık bilinçli olmasa da. askere gideceğimizi, toplumun yaptığı ve aynını bize yedirmeye çalıştığı sıkıcı bir iş ve sıkıcı bir hayatı asla aklımıza getirmedik. hele bir de kişisel çemberimize evlilik adı altında bir insanı sokacağımız aklımıza hiç gelmedi.

15 yaşımdaki çocuk zihnimi dinleyeceğim. onun istediği böyle bir hayat değil.

doğrudur. isteyerek olmaz. seversin ve evlenmen gerekir, bunu yaparken bir bakıma sıradan olmadığımızı düşünebiliriz ama 35 yaşımıza geldiğimizde sabah akşam çalışıp hayatıma sonradan soktuğum insanların ihtiyacı için debelenirken o insana ne denli aşık olduğumuz ya da onunla yaşadığımız en özel günümüz aklımıza bile gelmez.

evlenmeyin gençler. hayatınızın hatası olur bu.

ne alaka lan bu yazı bu başlığa. alternatif başlık açayım gideyim de. ehehehe.