kişilik

yüzde 80i doğuştan, geriye kalan yüzde 20si ise sonradan öğrenilendir. fakat hayatımızı, insan ilişkilerindeki piyasamızı o yüzde 20lik kısım sağlar. ilginçtir ki 80/20 kuralı kişilik için de geçerlidir.

coğrafya kaderdir denir ama asıl kader kişiliktir. Seven kişiliktir, sevilen kişiliktir. Para kazanan kişiliktir, kazanamayan kişiliktir. Seçen kişiliktir, yönlendiren kişiliktir. Yanlışa düşen kişiliktir, yanlıştan çıkarabilen kişiliktir.

Yalnızlaştıran kişiliktir, sevdiren kişiliktir.

Asıl kader kişiliktir. Onu aşamazsınız, saklayamazsınız, eğip bükemezsiniz. Ona uymayan bir rotada ilerleyemezsiniz.

kişilik/karakter insanda zaman içerisinde oluşan değişen gelişen bir kavramdır. zekayla, içinde bulunduğu toplum ve çevreyle olan iletişimi ve etkileşimiyle şekillenir. okuduğu okumadığı kitaplar, izlediği etkilendiği filmler karakterler, hayatına yön veren insanlar/kahramanlar kişiliğin gelişiminde çok büyük etkendir.
(bkz:bir neslin miroğlu olarak büyümesi)

(bkz:karakter)

kişiyi bütün öteki kişilerden ayıran, ruhsal ve bilinçsel öğelerin tümü. bazı kendini zeki sanan idealistler ve kişilikçiler insanı, özdeksel ve toplumsal yaşamdan bağımsız olarak ele alırlar. halbuki insan, soyut bir varlık değil toplumsal ilişkilerin toplamıdır. yani kişilik onu oluşturan toplumsal, siyasal, ekonomik, koşulların tümü içinde ele alınabilir..