'ey tanrım! beni aklı başında olmaktan koru ve zeki insanlarla konuşarak beynime fahişelik yapılmasına izin verme.'' diyen avusturya'lı filozof.
ludwig wittgenstein
felsefik enerjisini çoğunlukla saçmalığın sinsi yıkıcı formları olarak değerlendirdiği şeyleri belirlemeye ve onlarla mücadeleye adamış. özel hayatında da durum, bundan farklı değilmiş. kendisini cambridge'den tanıyan `fania pascal`ın aşağıdaki anektodu buna bir örnek :
bademciklerimi aldırmış, evelyn bakım evinde kendime acıyarak yatıyordum. wittgenstein aradı. kurbağa gibi vıraklayarak: “ kendimi ezilmiş köpek gibi hissediyorum” dedim. wittgenstein tiksinmişti: “ezilmiş bir köpeğin kendini nasıl hissettiğini bilemezsin” dedi.
bademciklerimi aldırmış, evelyn bakım evinde kendime acıyarak yatıyordum. wittgenstein aradı. kurbağa gibi vıraklayarak: “ kendimi ezilmiş köpek gibi hissediyorum” dedim. wittgenstein tiksinmişti: “ezilmiş bir köpeğin kendini nasıl hissettiğini bilemezsin” dedi.
"görmek, inanmak, düşünmek, arzulamak psikolojik fiillerdir." demiş..