felsefik enerjisini çoğunlukla saçmalığın sinsi yıkıcı formları olarak değerlendirdiği şeyleri belirlemeye ve onlarla mücadeleye adamış. özel hayatında da durum, bundan farklı değilmiş. kendisini cambridge'den tanıyan `fania pascal`ın aşağıdaki anektodu buna bir örnek :
bademciklerimi aldırmış, evelyn bakım evinde kendime acıyarak yatıyordum. wittgenstein aradı. kurbağa gibi vıraklayarak: “ kendimi ezilmiş köpek gibi hissediyorum” dedim. wittgenstein tiksinmişti: “ezilmiş bir köpeğin kendini nasıl hissettiğini bilemezsin” dedi.
bademciklerimi aldırmış, evelyn bakım evinde kendime acıyarak yatıyordum. wittgenstein aradı. kurbağa gibi vıraklayarak: “ kendimi ezilmiş köpek gibi hissediyorum” dedim. wittgenstein tiksinmişti: “ezilmiş bir köpeğin kendini nasıl hissettiğini bilemezsin” dedi.