makinalar türkiye'ye gelmeden önce babalarımız, annelerimiz de aynen öyle yapardı. sıraya girilir ellerde bağ bıçkısı ayçiçek kalfaları kesilir çuvallara dolduruyordu.
o zamanlar evlerimizin önünde hanay dediğimiz geniş alanlar vardı veya harmanda sopalarla döverdik. bi dünya kafa elle ayıplanacak değil a!.
hırsızlar, şehir çocukları ayçiçek kafalarını birbirine sürterek çiğ çekirdekleri yerlerdi.
şimdi ayçiçek hasat makineleri var, haznesine dolduruyorsun o sana çekirdek olarak alıyorsun.
TEKNOLOJİ geldi, bizde ne ana, ne baba ne de bir karış toprak kaldı.
babam sağolsun diyeceğim ama aralığa yedirdi. ne varsa anamdan var.
aklım olsaydı okumak yerine köyde malı mülkü sahiplenirdim.
olsun be her ikisi de rabbe hesap vermek üzere gittiler.
tabi ki babamın ikinci karısı da. allahın çekeceği var ondan.
analığı yaratacağını bilseydi şeytanı yaratmazdı.
o zamanlar evlerimizin önünde hanay dediğimiz geniş alanlar vardı veya harmanda sopalarla döverdik. bi dünya kafa elle ayıplanacak değil a!.
hırsızlar, şehir çocukları ayçiçek kafalarını birbirine sürterek çiğ çekirdekleri yerlerdi.
şimdi ayçiçek hasat makineleri var, haznesine dolduruyorsun o sana çekirdek olarak alıyorsun.
TEKNOLOJİ geldi, bizde ne ana, ne baba ne de bir karış toprak kaldı.
babam sağolsun diyeceğim ama aralığa yedirdi. ne varsa anamdan var.
aklım olsaydı okumak yerine köyde malı mülkü sahiplenirdim.
olsun be her ikisi de rabbe hesap vermek üzere gittiler.
tabi ki babamın ikinci karısı da. allahın çekeceği var ondan.
analığı yaratacağını bilseydi şeytanı yaratmazdı.